|                Al, şu kamyonun arkasına geç. Ben söyleyinceye kadar oradan çıkma.                | Open Subtitles |                 خذى هذا واذهبى وراء تلك الشاحنة ولاتخرجى إلا إذا قلت لك                | 
|                kamyonun arkasında şu hanımla yarım saat yalnız kalmak istiyor.                | Open Subtitles |                 إنه يريد نصف ساعة مع السيدة التى فى مؤخرة الشاحنة                | 
|                Ama bunlardan hiç biri, bir kamyonun trafikde ilerlemesini engellemez.                | Open Subtitles |                 لكن هذا لا يضمن بأن الشاحنة لن تنقلب على المرور                | 
|                Siz ayağı boklulardan biri kamyonun nerede olduğunu biliyor mu diye sordum.                | Open Subtitles |                 إننى أسأل سؤال أيها الحمقى من يقود الشاحنه التى بها المخدرات ؟                | 
|                Her seferinde benzin aldığında kamyonun sana bağırmaz.                | Open Subtitles |                 شاحنتك لا تصرخ في كلّ مرّة تُطلق فيها ريحاً                | 
|                Her kim biniyorsa o Harley'e kesinlikle kamyonun ne zaman nerede olacağını biliyormuş.                | Open Subtitles |                 فأيا كان راكبوا الهارلي فهم يعرفون بالضبط أين كانت الشاحنة ستكون و متى                | 
|                Dondurulmuş ton balığıyla dolu bir kamyonun da burada olduğunu unutmayın.                | Open Subtitles |                 و أعتقد بأن الشاحنة المحملة بالتونا المجمدة ما زالت هنا أيضاً                | 
|                Burada ölü bir adam var. kamyonun açılmasını bekleyen bir müşteri sırası varmış.                | Open Subtitles |                 لدينا جثّة واحدة، كان هناك طابور من الزبائن في إنتظار الشاحنة أن تُفتح.                | 
|                Beyaz kamyonun yerine mavi kamyonu oynatıyorlar.                 | TED |                 يحركون الشاحنة البيضاء عوضاً عن الشاحنة الزرقاء                 | 
|                kamyonun bir adresten diğerine ulaşması için millerce gitmesi gerekebilir.                 | TED |                 الشاحنة أحيانا تحتاج لسير أميال بين عنوان والآخر.                 | 
|                kamyonun hareketi esnasında dronlar aşağı yukarı uçuyorken sürücü dağıtımların bir kısmını yapar.                 | TED |                 السائق يقوم ببعض التسليمات في حين أن الطائرات ستحلق ذهابا وإيابا من الشاحنة وهي تتحرك.                 | 
|                ve kamyonun düz kasasına oturarark, cemaatin ileri gelenleriyle, ve Bobby ayağa kalkarak insanlara dedik' "size kötü bir haberim var.                 | TED |                 اذن, بالجلوس في الشاحنة المسطحة, مع شيوخ المجتمع ووقف بوبي و قال للناس لدي اخبار سيئة لكم.                 | 
|                kamyonun altında yatman çok tehlikeli.                | Open Subtitles |                 ليس عليهِ أن ينام هنا، أليس كذلك؟ النوم تحت الشاحنة شيءٌ خطير                | 
|                kamyonun önü biraz çizildi.                | Open Subtitles |                 تم خدش الجزء الأمامي من الشاحنة وعلي أن أخبر صاحبها بذلك                | 
|                O yüzden kamyonun ağırlığı bu tarafa kaymış. Tam greyfrutları tartarken de ibre bu tarafa doğru eğilmiş tabii.                | Open Subtitles |                 الأمر في غاية البساطة، عندما ينثقب الإطار، تميل الشاحنة إلى اليسار.                | 
|                Şanslıyız. Yeşil kamyonun arkasına bağlayabiliriz.                | Open Subtitles |                 إننا محظوظون، يمكننا أن نقطرها بواسطة الشاحنة الخضراء.                | 
|                Ama o bir kamyonun içinde sekiz dakika arkandaydı.                | Open Subtitles |                 لكنه كان خلفك بداخل تلك الشاحنة منذ 8 دقائق                | 
|                Merkez, beni bu kamyonun idaresinden sorumlu olan bölüme bağlayın.                | Open Subtitles |                 الى المقر العام زودني معلومات عن الهدف من تلك المنطقه التى بها الشاحنه                | 
|                Burada park edemezsin. O kamyonun yürümesi lazım.                | Open Subtitles |                 لا يمكنك أن تركن هنا، عليك أن تنقل شاحنتك.                | 
|                beni kamyonun altına fırlattı, 5 yıI boyunca beni hareketsiz bıraktı!                | Open Subtitles |                 ألقيت شاحنه فى طريقى قذفت بى إلى الفراغ خمس سنوات                | 
|                Bir keresinde kamyonun altında çöp toplarken... kamyonun kapağı düştü.                | Open Subtitles |                 في إحدى المرات أثناء عملي هنا إحدى الشاحنات فتحت البوابة                | 
|                Plakayı almak için kamyonun daha iyi bir açısına ihtiyacımız var.                | Open Subtitles |                 الآن نريد رقم اللوحة، علينا أن نجد زاوية أفضل للشاحنة.                | 
|                Diğer taraftan, daha etkili olmasını istiyorsan 357 bir kamyonun motorunu bile havaya uçurabilir.                | Open Subtitles |                 من الناحية الأخرى، إذا تُريدُ الإختراق. ال 357 هتصدّعُ كتلة المحرّكَ لشاحنة.                | 
|                - kamyonun da birşeyi yok.                | Open Subtitles |                 - ولم تتحول شاحنته ايضاً - حسنا, لقد قمت بتجميع بعض الملفات                | 
|                Bu otelin yanına hiçbir askeri kamyonun yanaşmasını istemiyorum.                | Open Subtitles |                 أنا لا أريد أي شاحنات عسكرية بالقرب من الفندق.                | 
|                Eğer uyanırsa, gerçekten o kamyonun onu zapt edebileceğini düşüyor musun?                | Open Subtitles |                 كنت لا أعتقد بصدق أنه احتجزه وذهب بالشاحنة                | 
|                kamyonun kalkacağı anı biliyordum.                | Open Subtitles |                 أدركت ذلك في اللّحظة التي غادرت فيها الشّاحنة                | 
|                Direksiyon başında olduğumda sık sık aklımdan gaza basmak ve direksiyonu kırıp bir kamyonun altına girmek geçiyor.                | Open Subtitles |                 تعرف ، عندما اكون خلف المقود انا عادة افكر بخصوص الظغط على البنزين وان اتجه يساراً كي اصطدم بشاحنة ما                | 
|                Bu kamyonun o zamandan beri caddelere çıktığını sanmıyorum.                | Open Subtitles |                 أنا لا أعتقد هذه الشاحنةِ على الشوارعِ منذ.                | 
|                Kilisede alevlerin yükselmesiyle ve içinde motorsiklette olan 2 tonluk bir kamyonun altında kalmasıyla ölmüş.                | Open Subtitles |                 في داخل الكنيسة التي انهارت واحترقت كان هناك شاحنة بوزن طنين ومعها دراجة نارية                | 
|                Benim arabam var, senin iş kamyonun var.                | Open Subtitles |                 لدي سيارة، انت لديك شاحنة العمل.                |