| Biliyorum, işin içinde büyük para vardı... ama kendinizi kandırmayın beyler. | Open Subtitles | أعرف بأنّ أيام الأموال الطائلة تكادتنقضي... ولكن لا تخدع نفسك، بني. |
| Onların oyunlarında yer alabileceğinizi sanarak kendinizi kandırmayın. | Open Subtitles | لا تخدع نفسك وتظن أنك قادر على مجاراتهم لعبتهم. |
| Ayrıca kendinizi kandırmayın, bunun doğuştan gelen yeteneğinizle veya zekânızla bütünüyle ilgisi yok. | Open Subtitles | ولا تخدع نفسك بالاعتقاد أن ما لديك يكمن في حذقك وبراعتك |
| Kızlar avantajlı, çünkü birbirleriyle konuşurlar ve kendinizi kandırmayın, penisten söz ederler. | Open Subtitles | حسناً، الفتيات لديهم الأفضلية لأنّهن يتحدّثن إلى بعضهنّ ولا تخدعوا أنفسكم إنّهن يتحدّثن عن القضيب |
| Ama kendinizi kandırmayın. Sonunda hiçbir şey değişmeyecek. | Open Subtitles | لكن لا تخدعوا أنفسكم بالنهايه لن يتغير شئ |
| Kendinizi kandırmayın. Duvarlar aşılamaz değil. | Open Subtitles | لا تخدعوا أنفسكم، فالسوران ليسا منيعين لهذا الحد |
| Kendinizi kandırmayın. Siz paralı askersiniz. Yardım görevlisi değilsiniz. | Open Subtitles | لا تخدع نفسك أنت من المرتزقة ولست طبيباً للبشر. |
| Kendinizi kandırmayın: | Open Subtitles | ولكن لا تخدع نفسك |
| Kendinizi kandırmayın Müdür Bey. | Open Subtitles | لا تخدع نفسك أيها المدير |
| Ve kendinizi merkez bankası ile kandırmayın. | Open Subtitles | لا تخدعوا أنفسكم بشأن البنك المركزي |