| Bana bacaklar için dört lak ver sonra dönüp Kandahar'a götürürüm seni. | Open Subtitles | اعطنى 5 نقود افغانى من اجل الارجل وسف اعود واخذك الى قندهار |
| Yüz dolar karşılığında güvenli bir şekilde Kandahar'a varacağını garanti edebilir misin? | Open Subtitles | بمائة دولار اريدك ان تتاكد ان تصل الى قندهار انتة وسليمة |
| İstemezsen, at arabasıyla gidebilirsin Kandahar'a. | Open Subtitles | اذا لم ترغبى اذهبى الى قندهار بالعربة |
| Kandahar'a zamanında varacağız zaten. | Open Subtitles | سنذهب الى قندهار قريبا جدا |
| Beni Kandahar'a götürür müsünüz? | Open Subtitles | هل تاخذنى الى قندهار ؟ |
| Yoksa seni ben götürürdüm oraya. Beni Kandahar'a götürür müsünüz? | Open Subtitles | هل تاخذنى الى قندهار |
| Bu kadını Kandahar'a götürmen için sana dört lak veririm. | Open Subtitles | لتاخذها الى قندهار |
| Hayır, ben Kandahar'a gidiyorum. | Open Subtitles | لا انا ذاهبة الى قندهار |
| Yani bu telimat Kandahar'a uçakla mı yapılmış yani? | Open Subtitles | اذاً، هذه الشحنة تم نقلها جواً الى (قندهار)؟ |
| Kandahar'a 200 milyon dolar yollamamız gerekiyordu ama uçağa bile gitmedi. | Open Subtitles | كان من المفترض ان نشحن 200 مليون (الى (قندهار التي لم تصل أبداً على متن الطائرة |
| - Kandahar'a. | Open Subtitles | الى قندهار |