| Bence şuradaki, şu kapısı açık olan. | Open Subtitles | أعنقد أنّه الذي أمامنا مُباشرة ذو الباب مفتوح. |
| Kafesin kapısı açık. Kediciği bulmada iyi şanslar dilerim. | Open Subtitles | حسنا,الباب مفتوح,حظ سعيد فى ايجاد القطه. |
| Peki merdivenlerden çıkarken ikinci katta kapısı açık bir dairede, iki boyacıyı ya da en az bir, fark etmiş miydiniz? | Open Subtitles | عندما كنت تصعد الدرج, هل لاحظت أن هناك شقة بابها مفتوح في الدور الثاني, ألم ترى عمالا كانو يدهنون هناك؟ |
| Üzerinde kan olan bir araba var ve kapısı açık. | Open Subtitles | هناك , مثل هذه السّيّارة التي عليها الدّم, و بابها مفتوح . |
| Şurada bize rağmen kapısı açık bir şekilde tuvaletini yapan bir adam var. | Open Subtitles | هناك رجل يبني كوخ بجانبنا والباب مفتوح |
| Güney girişte kapısı açık bir giriş alanı var. İhtiyacın olan şey bu olabilir. | Open Subtitles | هناك منطقة مفتوحة عند المدخل الجنوبي، قد يكون هذا ما تحتاجه. |
| Üzerinde kan olan bir araba var ve kapısı açık. | Open Subtitles | هناك , مثل , هذه السّيّارة وعليها دم , و الباب مفتوح . |
| Dairenin kapısı açık. | Open Subtitles | الباب مفتوح بالأعلى هنا |
| - Baksanıza, giriş kapısı açık. | Open Subtitles | ياصاح، انظر. بابها مفتوح. |
| kapısı açık. | Open Subtitles | بابها مفتوح! |
| Evet ve kapısı açık. Sen hallediyor musun? | Open Subtitles | أجل، والباب مفتوح تتولى ذلك؟ |
| Güney girişte kapısı açık bir giriş alanı var. İhtiyacın olan şey bu olabilir. | Open Subtitles | هناك منطقة مفتوحة عند المدخل الجنوبي، قد يكون هذا ما تحتاجه. |