| Lütfen Kapıyı açın. Her kimseniz ABD Başkanı'na komplo kuruyorsunuz. | Open Subtitles | أرجوك افتح الباب ، انك تتآمر على الولايات المتحدة ورئيسها |
| Tehlikedeki çok önemli bir şey. Lütfen Kapıyı açın! | Open Subtitles | ليس لديك أي فكرة عن الخطر الذي سيحصل أرجوك افتح الباب |
| Arka Kapıyı açın. Valizi çıkarın ve masanın üstüne koyun, lütfen. | Open Subtitles | إفتح الباب الخلفي وخذ الحقيبة وضعها على الطاولة رجاءً |
| Hemen Kapıyı açın. | Open Subtitles | نحن ضباط المخابرات المركزية افتحوا الباب حالاً |
| Bayan lütfen Kapıyı açın. Biliyoruz bazı çocukların başı dertte. | Open Subtitles | سيدتي, أرجوك افتحي الباب, نحن نتفهم ان لديك بعض الأطفال في ورطة هنا |
| Kapıyı açın! Erzak getirdik. | Open Subtitles | أفتح الباب, لقد جلبنا ما يلزمكم من حاجات |
| Fazlasıyla. İmparatorun emriyle, Kapıyı açın! Majesteleri, Kapıyı açın. | Open Subtitles | صاحب السمو، هل أنت بالداخل؟ افتح الباب يا صاحب السمو. أنا أصر أن تفتح الباب |
| Kesin şunu, benim dostum o. Hemen Kapıyı açın dışarı çıksın. | Open Subtitles | توقف، إنها صديقتي و الآن، افتح الباب و دعها تخرج |
| Geliyorum. Kapıyı açın. Ha ha. | Open Subtitles | . انا قادم الي الداخل افتح الباب افتح الباب |
| Jonathan Ames, içerdeyseniz, Kapıyı açın. | Open Subtitles | جوناثن آيمز ، إذا انت بالداخل افتح الباب |
| İçerdeki herkes kimliğini açıklasın ve hemen Kapıyı açın. | Open Subtitles | أيّ أحد بالداخل، أكشف عن هويّتك، و إفتح الباب فوراً |
| Açın kapıyı. İçeri zorla girildiğine dair ihbar aldık, Kapıyı açın hemen. | Open Subtitles | إفتح الباب ، لدي تقرير بأن أحدهم قد إنتهك القانون ، لذا افتح بسرعه |
| Kapıyı açın! | Open Subtitles | إفتح الباب اللعين, هذا ليس ظرفاً |
| Haydi, haydi, açın, Kapıyı açın! | Open Subtitles | هيا , هيا , افتحوا الباب افتحوا الباب - افتحوا الباب - |
| Lütfen Kapıyı açın. Korkmayın. | Open Subtitles | افتحوا الباب من فضلكم لا تخافوا |
| Buraya gelmeleri bir saati bulur. Kapıyı açın lütfen. | Open Subtitles | لقد بقيت ساعة على الطريق حتى وصلت الى هنا افتحي الباب وحسب , رجاء |
| Bir yanlışlık yaptım. Otobüsten inmem gerekiyor. Kapıyı açın lütfen. | Open Subtitles | أريد الترجل من الحافلة الأن، أفتح الباب. |
| Kapıyı açın ve ellerinizi indirin. Alçaklığınızın sonu geldi artık. | Open Subtitles | افتح البوابة و ضع أسلحتك جانبا، لقد حانت نهاية ظلمك |
| Onlardan biri, kız da öyle. Ona ben bakarım, siz Kapıyı açın. | Open Subtitles | إنه واحد منهم وكذلك الفتاة سأتكفل بها ، إفتحوا الباب |
| Kapıyı açın! Geliyorlar! Kapıyı açın! | Open Subtitles | افتحوا البوابة , إنهم قادمون , افتحوا البوابة |
| Burada Şerif departmanından birisi var hemen Kapıyı açın yoksa zorla gireceğim. | Open Subtitles | هذا مأمور قسم منتجع "كرييك"... أفتحوا الباب حالاً، وإلا سألجأ للدخول بالقوة. |
| Bayan Helen Sharp? Ben Ev sahibinizim. Kapıyı açın lütfen. | Open Subtitles | سيدة هيلين شارب، إنه أنا مالك البيت إفتحي الباب من فضلك |
| Başları koç. Ve şu an benim peşimde. Kapıyı açın! | Open Subtitles | هو الكابتنُ، وهو خلفي تماما . إفتحْ البابَ. |
| Lütfen Kapıyı açın. | Open Subtitles | الرجاء فتح الباب |
| Emirleri gördün. Kapıyı açın. | Open Subtitles | حصلت على كل شيء لذلك ، إفتح البوابة |
| Kapıyı açın. | Open Subtitles | إفتحوا البوابة الآن |
| Kapıyı açın. Konuşmak istiyoruz. | Open Subtitles | فقط أفتحي الباب نريد أن نتحدث معك |