| Kızıl Ekip'ten birisi kapkaç esnasında öldürüldü başka birisi de aklı durmuş olarak uzun süreli bir bakımevinde yaşıyor. | Open Subtitles | عضو واحد من الفريق الأحمر قتل في سطو واحد منهم في مؤسسة للرعاية طويلة الأجل |
| Talihsizliklerinden dolayı burada olan birkaç tanık, kapkaç mağdur ve iki tane yemek dağıtım elemanı var. | Open Subtitles | الذين فقط لديهم حظ سيء ليكونوا هنا بعضهم شهود، وبعضهم ضحايا سطو, وبعضهم موصلوا طلبات |
| Genellikle, basit kapkaç olaylarıydı. | Open Subtitles | عادةَ وبشكل بسيط يقومون بعمليّة سطو |
| kapkaç yaptılar ve kadın da bunu polislere söyleyecekti. | Open Subtitles | لقد قاموا بعملية نهب وهي كانت ستخبر الشرطة |
| kapkaç yaptılar ve kadın da bunu polislere söyleyecekti. | Open Subtitles | لقد قاموا بعملية نهب وهي كانت ستخبر الشرطة |
| Çok önemli bir kapkaç vakası üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل على قضيّة نشل حقيبة هامّة جدًا |
| Çok önemli bir kapkaç vakası üzerinde çalışıyorum. | Open Subtitles | أعمل على قضيّة نشل حقيبة هامّة جدًا. |
| Bir yıl önce kapkaç esnasında öldürülmüş. | Open Subtitles | قُتل السنة الماضية خلال سطو. |
| - Şehir merkezinde kapkaç. | Open Subtitles | سطو في وسط المدينة |
| Hayır. kapkaç değilmiş. | Open Subtitles | كلا, ليست عملية سطو. |
| Jake yaptı. kapkaç yaptılar. | Open Subtitles | لقد كان (جايك)، هم قاموا بعملية نهب |
| Jake yaptı. kapkaç yaptılar. | Open Subtitles | لقد كان (جايك)، هم قاموا بعملية نهب |