| Onunla hiç karşılaşmadık ama devamlı yazışırdık. | Open Subtitles | .. في الواقع نحن لم نتقابل بشكل فعلي لكننا كنّا نتراسل بشكل منتظم |
| Sen tekrar denemelisin. Bugüne kadar senle hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | أنت عليك أن تحاول مرة أخرى نحن لم نتقابل من قبل |
| Korkarım daha önce hiç karşılaşmadık | Open Subtitles | أوه،أنا أســف نحن لم نتقابل أبدا قبل ذلك. |
| Anlatmaya çalıştığım şey, bize bilgilerini anlatmak isteyebilecek Eskiler'den bir tek kişi ile daha önce karşılaşmadık bile, ve başka bir galakside onlara ait gelişmiş bir uygarlık olabilir. | Open Subtitles | لم نلتق بأحد حي من القدماء مستعد لمشاطرتنا المعرفة بلا مقابل قد يكون ثمة حضارة متقدمة في مكان ما في مجرة أخرى |
| Çok zeki bir kadın. Aslında hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | إمرأة رائعة لم نلتقِ في الحقيقة |
| Klaus, seninle hiç karşılaşmadık. Nasılsın? | Open Subtitles | عندما رأيتك كنت طفلة صغيرة و كلاوس لم نتقابل من قبل , كيف حالك |
| İlginç, çok yakınmışız ama hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | غريب, نقيمُ بالقرب من بعضنا ولم نتقابل من قبل |
| Beş yılda bir kere bile karşılaşmadık, bir haftada bu ikinci. Ben burada çalışıyorum. | Open Subtitles | لم نتقابل لخمس سنوات و تقابلنا الآن مرتين في أسبوع واحد |
| Kaza olmadan önce Amerika'da karşılaşmadık değil mi? | Open Subtitles | لقد قلت حقا اننا لم نتقابل فى امريكا اليس كذلك اليس كذلك ؟ |
| - Mahkemede yada başka yerde karşılaşmadık. | Open Subtitles | - نحن لم نتقابل بالمحكمه او اي مكانا اخر |
| Daha önce hiç karşılaşmadık. Söyle! | Open Subtitles | نحن لم نتقابل أبداً ، قل له ذلك |
| Daha önce hiç karşılaşmadık. Söyle! | Open Subtitles | نحن لم نتقابل أبداً ، قل له ذلك |
| Üniversiteden sonra hiç karşılaşmadık! | Open Subtitles | نحن لم نتقابل منذ تركنا الكلية - نعم كيف حالك ؟ |
| daha önce neden karşılaşmadık | Open Subtitles | لماذا لم نتقابل في وقت مبكر عن هذا ؟ |
| Tanrı'nın arkasındaki sivilce. Şef Sunday, hiç karşılaşmadık, ama size Hoist'de hizmet etmiştim. | Open Subtitles | المعلم صنداى , لم نتقابل من قبل |
| Hey,seninle geçen seferde karşılaşmadık mı? | Open Subtitles | ألم نتقابل في المرّة الماضية أيضاً؟ |
| - Kanımca daha önce hiç karşılaşmadık Albay. | Open Subtitles | على حد علمي، عقيد لم نلتق ابدا من قبل |
| Daha önce de söyledim; seninle hiç karşılaşmadık. | Open Subtitles | لقد أخبرتك سابقا أننا لم نلتق أبدا. |
| Nasıl oldu da hiç karşılaşmadık? | Open Subtitles | كيف لم نلتقِ من قبل؟ |
| Daha sonra onunla karşılaşmadık. | Open Subtitles | و منذ هذه اللحظة قطع علاقته بي |
| Daha önce de yaratıklarla uğraştık ama sizden daha egzotik bir şeyle karşılaşmadık. | Open Subtitles | لقد تعاملنا مع كائنات فضائية ... من قبل لكننا لم نقابل شيئاً مثيراً مثلكِ من قبل |
| 11 Eylül'den bu yana bu ölçekte bir saldırı ile karşılaşmadık. | Open Subtitles | لم نواجه أي شيء بهذا الحجم منذ هجمات الـ11 سبتمبر |