| Say ki vapurda ilk gün biriyle karşılaştın. Hiç tanımadığın biri. | Open Subtitles | افترض انك قابلت احدهم في القارب، في يومك الاول، غريب تماما |
| Ama bu kez, baştan çıkaran kadın sana bir avcıdan çok daha uygun eşle karşılaştın. | Open Subtitles | ولكن هذه المرة يا معشوقتى لقد قابلت صنوك من اجل جذب الصياد |
| Benim hurdaya çıkardığım... - ...manyaklardan biriyle karşılaştın. | Open Subtitles | أنت قابلت بعض من يقطع اعماله وخرجت معه أن ذالك غير مؤذي |
| Silahlı soyguncularla karşılaştın ve şimdiye kadar bana anlatmadın mı? | Open Subtitles | انت واجهت المسلحين مشتبه فيهم والى الآن انت لم تكن لتخبرني |
| Kendini dinle Onu seviyormusun? Onunla karşılaştın | Open Subtitles | هل سمعت نفسك كيف تحبها وانت قابلتها للتو |
| En yakın arkadaşının oğluyla Kopenhag'da karşılaştın ve yemek yediniz. | Open Subtitles | إنك قابلتِ إبن أفضل أصدقائك في كوبنهاغن وتناولوا العشاء معًا |
| İnsanları öldürmek için korku ve tehdidi kullanan biri profiline uyan herhangi biriyle karşılaştın mı? | Open Subtitles | الخوف والترهيب لقتل الآخرين هل صادفت شخص ما يطابق هذه المواصفات |
| Söylesene Szabo hiçbir sırrı olmayan bir adamla karşılaştın mı? | Open Subtitles | أخبرني شيئاً ما يا زابو هل ألتقيت أبداً برجل بدون أي أسرار؟ |
| Güçlerin, fanilerin ötesinde olabilir ama sana denk biriyle karşılaştın. | Open Subtitles | قد تكون قدراتك أكبر بكثير مما عند الهالكين لكنك قابلت ندا لك |
| Siyahlar içindeki bir adamla ormanda karşılaştın mı? | Open Subtitles | هل قابلت الرجل في الغابة الذي يرتدي زيّاً أسود؟ |
| Sen de kendinden daha zeki biriyle karşılaştın diye bir yerlerin şişti. | Open Subtitles | حقاً ؟ وانك قابلت شخصاً أذكىمنكوالأنرأسكيؤلمك. |
| Orada bir kurt sürüsüyle karşılaştın. Yardım etmeleri için yalvardın. İçlerinde bir de kız vardı. | Open Subtitles | هناك قابلت مجموعة من المذؤوبين فتوسّلتهم العونَ، وكانت بينهم فتاة |
| Başkasının el yazısını taklit edebilen birileriyle karşılaştın mı? | Open Subtitles | هل قابلت شخص ما يمكنه القيام بنسخ كتابة شخص ما؟ |
| Orospularla geçirdiğim onca yıl boyu, hiç Julia Roberts gibi birisiyle karşılaştın mı? karşılaştın mı? Bir fikrim var. | Open Subtitles | في كل ما عندي من سنوات من التعامل مع المومسات هل سبق لك أن قابلت واحدة تشبه جوليا روبرتس ؟ لدي فكرة |
| Hiç ihtiyacı olmayan biriyle karşılaştın mı ki? | Open Subtitles | هل عمرك قابلت رجلا لا يقبل هذا ؟ |
| "Hayatını etkilediğini düşündüğün bir şeyle yakın zamanda karşılaştın mı?" | Open Subtitles | هل سبق وان واجهت امراً تحس بأنه أثر علي حياتك ؟ |
| Sanırım AtmacaKız ile karşılaştın. | Open Subtitles | افترض انك واجهت هوك جيل و آخرون |
| Hastaneden geri dönerken onunla feribotta karşılaştın. | Open Subtitles | قابلتها على متن المُعدّية عائدة من المستشفى. ماذا؟ |
| Aklı başında olan kaç ruh ile karşılaştın? | Open Subtitles | لكن كم عدد الأشباح التي قابلتها ومازالت محتفظة بعقلها ؟ |
| Noryangjin'in tuvaletinde bir sapıkla mı karşılaştın? | Open Subtitles | هل قابلتِ منحرف في حمامات النوريانغ جين؟ |
| Seni atına alıp kaybolmayı teklif eden güzel bir elfle karşılaştın. | Open Subtitles | صادفت جنياً جميلاً وقد عرض عليك أن تسير بك على متن حصانه |
| ! Tsujigiriyle karşılaştın, değil mi? | Open Subtitles | لقد ألتقيت بالتسوجيجري, أليس كذلك؟ |
| Hayatının aşkıyla 18 yaşında yatakhane koridorunda karşılaştın. | Open Subtitles | لقد قابلتي حب حياتك في مدخل ممر عندما كنتِ في الثامنة عشر ، ولكن هذا لا يمنحكِ الحق في أن تقومي بدور الإله. |
| Tahmin edeyim. Kız kardeşinle karşılaştın. Çok öfkeliydi. | Open Subtitles | دعيني أخمن، لقد صادفتِ شقيقتكِ للتوّ، وهي غاضبة |
| Tamam, onlarla karşılaştın. Peki seni tehdit ettiler mi? | Open Subtitles | حسنا, لقد واجهتهم, وهم لم يقوموا حتى بتهديدك؟ |