| Ayrıca benim yeterli olup olmadığıma siz karar veremezsiniz. | Open Subtitles | وليس فقط التحقيق، ليس من شأنك أن تقرر إذا كنت مؤهلة |
| Gerçekleri bilmeden Henry için sağlıklı bir karar veremezsiniz. | Open Subtitles | لا يمكنك أن تقرر ماهو الأفضل لهنري بدون معرفة الحقائق |
| Tek şey, buna siz karar veremezsiniz. | Open Subtitles | الأمر المهم هو، انهُ ليس لك أن تقرر أي من هذا |
| Ne zaman susayacağınıza siz karar veremezsiniz. Ne zaman susayacağınıza ben karar veririm. | Open Subtitles | انت لا تقرري ذلك انا الذي اقرر |
| Ne zaman biteceğine siz karar veremezsiniz, Bayan Waller. | Open Subtitles | (انت لا تقرري متى ننتهي يا سيدة (والر |
| "Benim yerine karar veremezsiniz, bu sizin işiniz değil." | Open Subtitles | "أنت لاتستطيع أن تقرر بدلاً مني هذا ليس من واجبك" |