| Sizin evde 10 kişi yaşıyor. Yatak odanı kardeşinle paylaşıyorsun. | Open Subtitles | هناك عشر أشخاص يقيمون في منزلك وغرفتك مشتركة مع أخيك |
| Soren biliyorsun, burada benimle olmak zorunda değilsin. kardeşinle olmalısın. | Open Subtitles | ما كان يجب عليك مرافقتي ينبغي أن تكون بجوار أخيك |
| Kız kardeşinle şu Cuma günkü toplanmayı yeniden programlayabilir miyiz? | Open Subtitles | هل يُمكننا إعادة تحديد موعد الإجتماع مع أختك في الجمعة؟ |
| Annem mesaj attı, kız kardeşinle bugün öğlen yemeği yiyeceklermiş. | Open Subtitles | لقد راسلتني أمي وقالت إنها ستتناول الغذاء مع أختك اليوم. |
| Yani, geçinebilmek için kardeşinle aynı eve taşınman gerekiyorsa onu ara. | TED | لذا إن احتجت أن تنتقل للعيش مع شقيقك لتغطية نفقاتك، هاتفه. |
| Sen dediklerimizi yapmaya devam et kardeşinle beraber sağsalim kurtulun bu işten. | Open Subtitles | فقط واصل فعل ما نأمرك به و سيعيش أخوك بعد هذه العملية |
| Sanki endişelenecek hiçbir şey yokmuş gibi kız kardeşinle ders çalışıyorsun. | Open Subtitles | تساعد اختك في حل واجبها وكأن ليس هناك ما تقلق بشأنه |
| Bu muhtemelen önemsizdir. Ama şimdi kardeşinle birlikte yatağın altına girin ve ben gelene kadar orada durun. Anladın mı? | Open Subtitles | هذا ربما لا شىء لكن أريد أن تبقى مع أخيك تحت السرير وتبقوا حتى أعود لكم , هل تفهمونى ؟ |
| (Video) Ses: Onicha, haydi kardeşinle okula bakalım. | TED | فيديو: أونيتشا، اذهبي إلى المدرسة مع أخيك. |
| Ferdinand ve Isabella, en Hristiyan prensler, kardeşinle olan evliliğimin tamamlanmadığı üzerine yalandan şahitlik mi ettiler? | Open Subtitles | فرديناند وإيزابيلا الأمراء الأكثر تدينا بالمسيحية كذبوا عندما قالوا بأن زواجى من أخيك لم يكمل ؟ |
| kardeşinle Wallbrook arasında ayrım yapabiliyor musun? | Open Subtitles | رايموند، أيمكنك أن تفرّق بين أخيك ووالبروك؟ |
| Söyle bana. Kız kardeşinle büyüdün. Bu virüsü ilk elden gördün. | Open Subtitles | أخبرني فحسب، لقد تربيت مع أختك وأول من رأى هذا الفيروس |
| Amcam şöyle demişti: Kazanmak için oynamamak, kız kardeşinle yatmaya benzer. | Open Subtitles | عمي قال لي أن اللعب بدون الغاية للفوز سيكون بالتمام مثل مضاجعة أختك |
| Burada olacaklar yüzünden kız kardeşinle bir ay telefonda konuşacaksın. | Open Subtitles | الامور التي ستجري هنا شتجعلك تتحدث مع أختك لشهر |
| Bana tarif et geçen hafta kız kardeşinle çıktığımda giydiği kıyafeti. | Open Subtitles | الثوب الذى إرتدتة أختك الأسبوع الماضى عندما خرجت معها |
| Sonra kardeşinle evlendim ve bu harika. | Open Subtitles | اعتدت أن يتصرف الناس على نحو معين ومن ثم تزوجت من شقيقك وهذا رائع |
| Raymond, kardeşinle beraber Los Angeles'ta kalmak ister misin? | Open Subtitles | رايموند،أتريد أن تبقى مع أخوك تشارلي في لوس أنجلس؟ |
| Belki de öyle, ama seni şehir sınırları içinde tutabilirim, veya kız kardeşinle tekrar konuşabilirim. | Open Subtitles | صحيح, و لكن أستطيع أن أمنعك من الخروج عن المدينة أو, اتكلم مع اختك مرة ثانية |
| Mecbur değilim. kardeşinle ilgili hislerimi biliyorsun. | Open Subtitles | لست مضطر إلى ذلك، تعرفين كيف أشعر حيال أخيكِ. |
| Umarım şu anda kardeşinle yatıyordur, seni düdük makarnası kılıklı hıyar. | Open Subtitles | أتمنى أنها تكون تفعلها مع أخاك الآن أيها المغرور الكبير |
| Bak Dan, eğer kardeşinle ilgili bir şeyler öğrenmek istiyorsan, olanlar hakkında hiç bir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | اسمع يا دان, لو كان الأمر يتعلق بأخيك,فانا لا اعرف شيئا |
| kardeşinle aranızda anormal bir şeyler yaşandı mı? | Open Subtitles | هل حدث أى شىء شاذ وغير سوى بينك وبين أختكِ ؟ |
| Bilirsin hani, şey perdeleri kapattı ya böylece küçük kız kardeşinle hoşça sohbet edebilecek. | Open Subtitles | لذلك أسدل الستائر ليتمتع بحوار لطيف مع شقيقتك |
| Siz kardeşinle evde sıkılarak dolanacaksınız, biz de kaküllerinizin altından bakarak istediğiniz yemekleri servis edeceğiz. | Open Subtitles | حتى تتنكد أنت وأختك حول المنزل ونقوم أنا وأمك بخدمتك، عندما تلتهمان الكثير من الطعام، |
| kardeşinle plaja gittiğini sanıyordum. | Open Subtitles | اهلا , كنت اعتقد انك ذهبت الى الشاطئ مع اخوك |
| Artık gidip annen ve kardeşinle normal bir hayat yaşayabilirsin. | Open Subtitles | الآن يمكنك الذهاب للعيش مع أمك وأخيك وتحظي بحياة طبيعية |
| Neden kardeşinle takılmamı istemediğini hissediyorum? | Open Subtitles | لم أشعر بأنكِ لا تريدين مني مصاحبة أخاكِ ؟ |
| kardeşinle nişanlandığımda pek de bana vaat edildiği kadar olmasa da. | Open Subtitles | ليس تماما ما وُعدتُ به عندما كنتُ مخطوبة لأخيك. |