| Sansür kartlarının yardımı ile İspanyolca arayazılar Almanca'ya çevrildi. | Open Subtitles | تم ترجمة العناوين الفرعية الإسبانية إلى الألمانية بمساعدة بطاقات المراقبة |
| Çünkü kredi kartlarının borçlarını ödeyene kadar bekleyecektik. | Open Subtitles | لأن أتفقنا على الأنتظار حتى نسدد بطاقات الإئتمان |
| Bunu kullanma. Tebrik kartlarının üzerindeki yazılar gibi oldu. | Open Subtitles | ل ربما المسروقة التي من بطاقات المعايدة. |
| Yeni kimlik kartlarının hepsi izlenebilir özellikte. | Open Subtitles | البطاقات الجديده يمكن تعقبها بهذه الطريقة |
| O pislik herifin kredi kartlarının limitini porno sitelerinde doldurduğunu söylemiş miydim? | Open Subtitles | هل قلت لكم بأن ذلك المختل قد استخدم بطاقتهم الإتمانية بموقع إباحي ؟ |
| Bu arada Mısır Tanrıları kartlarının ne rol oynadığını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا ادري أهمية الكروت المصرية التي بحوزتك |
| Kredi kartlarının üzerindeki güvenlik sembollerini gösterenler gibi. | Open Subtitles | النوع الذي تستخدمه شركات بطاقات الإئتمان للكشف عن رموزهم الأمنية. |
| Alışverişte cüzdanını açmadan alıcının üzerinden geçirebilmen için tasarlanmış yeni kredi kartlarının avantajını yok ediyor. | Open Subtitles | تستفيد من خدمة بطاقات الإئتمـان المصممة الحديثة يمكنك أن تمرر محفظتـك كلها عبر خانة الإستشعار، حينما تقوم بالشـراء. |
| Seçmen kartlarının olduğu masalarda duracak birkaç güzel kız buluyorsun. | Open Subtitles | إذا ستحضرين بعض الفتيات الرائعات وتجعلينهم يقفون على الطاولة مع بطاقات التسجيل، |
| Eminim gönderilen tebrik kartlarının ulaşması an meselesidir. | Open Subtitles | أنا متأكّد إنها فقط مسألة وقت قبل قدوم بطاقات التهنئة وتغمر هذا المكان |
| Uçaktaki arka koltuk gözlerinde, güvenlik kartlarının yerine konmuştu. | Open Subtitles | كانت في جيب المقعد الخلفي في الطائرة في مكان بطاقات الأمان |
| Sen iyisen, kredi kartlarının limitini doldurabilirim. | Open Subtitles | حسنا ، إن أحسنتِ التصرف سأوصل بطاقات إئتمانك إلى أقصاها |
| 4 kartlarının da limiti dolmuş. Ron geçen hafta maaşından avans almış. | Open Subtitles | لديهم بعض المشاكل المالية إستنفذوا الحد الإئتماني بأربع بطاقات |
| Kamyon soygunlarından tut hediye kartlarının sahtesini yapmaya kadar. | Open Subtitles | من شاحنة سرقة لتزوير حمام سرير وبعدها بطاقات الهدايا. |
| Güney Ontario'ya uzanan kredi kartlarının izini bulmuş. | Open Subtitles | وجد أثار من بطاقات الائتمان التي تؤدي إلى جنوب أونتاريو |
| Elimizde notlar, mektuplar, kredi kartlarının ekstreleri, telefon faturaları, yani şifreyi çözebilmen için gereken her şey var. | Open Subtitles | لدينا مذكرات داخلية 0 رسائل بيانات تتعلق بكشوف بطاقات إئتمان ولدينا تصاريح شخصية عن ضرائب الدخل لدينا نظام شركة ، كل ماتحتاج إليه لنكشف الإسم السري |
| O da biliyor bunu. Kredi kartlarının tamamını iptal ettirdim. | Open Subtitles | أهتميت أكثر حول بطاقات الإعتماد |
| Sonra da, kimlik kartlarının takip ettiğini bildiği için sisteme, 75 çalışanın bir çantaya sıkış tepiş doluşup kendilerini uzaya fırlattıklarını düşündürttü. | Open Subtitles | وبذالك سيقوم النظام بتعقب البطاقات لذالك جعلته يفكر بأن 75 موظف محشورين في حقيبة وألقوا بأنفسهم في الفضاء |
| Ve tüm kredi kartlarının geçerli olduğunu söyle. | Open Subtitles | ونقبل جميع أنواع البطاقات الإئتمانية الرئيسية |
| Düşündükçe kredi kartlarının nasıl işlediğini anlamıyorum. | Open Subtitles | عندما افكر بشأن الامر، انا حقاً لا أعرف كيف تعمل البطاقات الائتمانية |
| Finansal veriler kredi kartlarının limitlerinin bir ay önce dolduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | تظهر البيانات المالية أن بطاقتهم الائتمانية وصلت إلى حدها الاقصى منذ شهور |
| Bu arada Mısır Tanrıları kartlarının ne rol oynadığını bile bilmiyorum. | Open Subtitles | ولا ادري أهمية الكروت المصرية التي بحوزتك |
| Ev kredisinde batık durumdaymış. Kredi kartlarının hepsi dolu... | Open Subtitles | لديه رهن عقاري كبير، بلغ الحدّ الاقصى من بطاقاته الإئتمانيّة، |
| Parasını öderseniz kartlarının sayısını bile öğrenebilirsiniz. | Open Subtitles | وإن دفعتم الضريبة فستعلمون عدد بطاقاتهم. |