| Hadi gel tatlım, odamızda zamanında annemle babamın yattığı büyük, gıcırtılı ahşap karyola duruyor mu bir bakalım. | Open Subtitles | هيا، عزيزتي، لنذهب لنرى إن كانت غرفتنا مازالت تملك سرير كبير ومصدئ الذي إعتاد أمي وأبي أن يناما فيه |
| Senden ranza istediğim halde, pembe karyola alarak beni şaşırttığın zaman aklıma geldi. | Open Subtitles | هذا يذكرنى بالوقت الذى طلبت فيه سرير بطابقين و انتى فاجأتينى بواحد ذو مظلة وردية |
| Şimdi, kral dairesi görüyorum. Portatif karyola ister misiniz? | Open Subtitles | الآن ، أرى أنه يوجد بها سرير واحد ، هل تودون أن تحظوا بسرير آخر يا رفاق ؟ |
| karyola alan şu sersemi kafamdan atamıyorum. Çok kızgınım. | Open Subtitles | لا زلت لا أصدق هذا الوغد شاري المهد أنا غاضب منه |
| Orada bir karyola yok muydu? | Open Subtitles | المهد ما زال فوق هناك؟ |
| Herneyse, karyola başlığı kurbanın kafatasını parçalar. | Open Subtitles | على أي حال، لكي تنشئ حافة السرير الثابتة ذلك الجرح في جمجمة ضحيتنا، |
| Ama karyola ile bitişik, bu yüzden önce onları ayırmamız lazım. | Open Subtitles | لكنه ملحق بلوح خشبي، وسيكون علينا تفكيكه أولاً |
| Garajda biraz yer açabiliriz. Portatif karyola koyarız. | Open Subtitles | يمكننا ضبط مكان بالمرآب ربما نضع سرير هناك |
| Çünkü çenemi kapatmamı söyleyip durduğun gibi beni karyola ve striptiz direğine de kelepçeledin. | Open Subtitles | لأنك كنت تطلب مني الصمت ! ولأنك قيّدتني إلى سرير و كذلك إلى عمود رقص |
| Orada güzel, sıcak bir karyola var dostum. | Open Subtitles | يوجد هناك سرير دافيء مريح |
| karyola! karyola! Ben bebeğim! | Open Subtitles | سرير ، سرير ، أنا طفل |
| Ama o senin kirli külotlarını yerden toplamaktan bıktığında burada, ben ve Jim ile beraber seni bekleyen bir karyola olacak. | Open Subtitles | لكن عندما تمل (مولي) من جمع ملابسك الداخلية القذرة من على الأرض (سيكون بإنتظارك دوما سرير هنا معي ومع (جيم |
| Arka tarafta bir karyola var. | Open Subtitles | هناك سرير في الخلف |
| Orada sağda bir karyola var. | Open Subtitles | حسنٌ، هنالك سرير على يمينك |
| O Bentley model araba karyola mı? Ve o adam şoförü mü? | Open Subtitles | هل هذا سرير على شكل بنتلي ؟ |
| Ancak bir karyola ve bir banyo bulunmakta. | Open Subtitles | لكن هنالك سرير نقال وحمام |
| O bir karyola. Ve telefonu kapadım. | Open Subtitles | إنه المهد وانا على الانتظار |
| Babası benim ve benim ona karyola almam gerekirdi. | Open Subtitles | -أنا الوالد ، أنا من يجب أن يحضر المهد |
| karyola meselesinden daha fazlası var. | Open Subtitles | -إن الأمر أكبر من المهد |
| Her analiz yapışım da cinayet silahının, karyola başı olmasını söylemesi dışında iyi bir fikir gibi gelmişti. | Open Subtitles | بدت كفكرة رائعة، عدا أنه في كل مرة أشغل بها التحليل، فإنه يستمر بإخباري أن سلاح الجريمة كان حافة السرير |