| Atlılarımız için tuzak hendekler kazılmış. | Open Subtitles | -ومائتى عربة ذات نصال جانبية لقطع ارجل الخيل -وتم حفر خنادق كفخاخ لخيالتنا |
| Durmadan. Bu hat limana bitişik olduğu için dolgu topraktan kazılmış. | Open Subtitles | هذا الخطّ حفر نفق خلال landfiill مجاور للميناء. |
| Mücadele izleri, yeni kazılmış toprak, giysi parçaları. | Open Subtitles | بوادر صراع , تراب حفر حديث , قطع ملابس |
| Dün geç saatlerde, orman işçileri bir insan cesedi kalıntısıyla karşılaştı... ..yakın geçmişte kazılmış bir mezarın içindeydi. | Open Subtitles | بالأمس ، عمال الغابة وجدوا مجموعة من بقايا إنسان في قبر اتضح أنه محفور مؤخراً |
| Dün geç saatlerde, orman işçileri bir insan cesedi kalıntısıyla karşılaştı... ..yakın geçmişte kazılmış bir mezarın içindeydi. | Open Subtitles | بالأمس ، عمال الغابة وجدوا مجموعة من بقايا إنسان في قبر اتضح أنه محفور مؤخراً |
| ...bazen hemen fark edilebilecek yeni kazılmış bir mezar olur ama saldırgan bizim için bir yerlere ekmek kırıntıları bırakır. | Open Subtitles | احيانا، تكون واضحة كقبر محفور حديثا لكن فى مكان ما الجانى ترك لنا فتات الخبز |
| Branek Kalesi. 2. Dünya Savaşı'ndan kısa bir süre sonra kazılmış. | Open Subtitles | "القلعة Branek، حفرها قريبا بعد الحرب العالمية الثانية، |
| Kısa süre önce kazılmış burası. Toprak hâlâ yumuşak. | Open Subtitles | حفر هذا حديثاً، الأرض مازالت لينة |
| Şuraları bir kontrol edin bakalım. Yeni kazılmış bir yer var mı. | Open Subtitles | تحققوا من وجود حفر حديثة العهد هنا. |
| -Aceleyle kazılmış mezarlar öyledir. | Open Subtitles | -يبدو أنه حفر قبرها على عجلة |
| Dün gece mezarlar kazılmış. | Open Subtitles | "تمّ حفر القبور البارحة" |
| - Yarım kazılmış bir mezar. | Open Subtitles | حفر نصف القبر |
| Yolladığı habere göre, ölenlerden birinin göğsüne senin adın kazılmış. | Open Subtitles | لقد راسلني بأن أحد الموتى محفور على صدره اسمك. |
| Göğsüne "B 32.156" kazılmış. | Open Subtitles | وهناك رمز محفور على صدره **ب32-156** |
| Demek ki çukur, yağmur yağdığı gece kazılmış. | Open Subtitles | يعني أن الحفرة تم حفرها في ليلة المطر |