Bir Kaza esnasında şoför önce kendi tarafını düşünür. | Open Subtitles | إنه المكان الأكثر أمانا في السيارة في حالة وقوع الحادث السائق دائما ما يحمي جانبه أولا |
Şüpheli Jang Tae San, cinayetten tutuklanmış ve Kaza esnasında kaçmıştı. | Open Subtitles | الهارب ، جانج تاي سان ، المتهم بالقتل قد هرب اثناء وقوع الحادث |
Dava açarsanız, Kaza esnasında akli dengesinin yerinde olmadığına ve benim düşünceme göre hapse atılmak yerine bakımevine konması gerektiğine dair tanıklık ederim. | Open Subtitles | حسنا، لو فعلتم فإنني سأشهد بأنها لم تكن في كامل قواها العقلية لحظة وقوع الحادث. و في رأيي أنه يجب إدخالها المصحة |
Sürüsü Kaza esnasında açılmasınlar diye devreden çıkarmış. | Open Subtitles | السائق قام بتعطيلها حتى لا تُفتح أثناء الحادث |
Vinç operatörü Wade Coley, Kaza esnasında olay yerindeydi. | Open Subtitles | ريجر وايد كولي) كان موجود أثناء الحادث) |
Ben, Kaza esnasında Roman'ın tutkal kokladığına dair ifade vermen lazım. | Open Subtitles | لذا ، (بين) أنا بحاجة للادلاء بشهادته... ... شم (رومان) الغراء في وقت وقوع الحادث |