| Belki de seni kalmaya ikna etmek için muhteşem bir kedi yavrusu kullanacaktır? | Open Subtitles | ربما يريد ان يستخدم قطة صغيرة ليجعلكِ تغلطي و تبقي |
| Belki de seni kalmaya ikna etmek için muhteşem bir kedi yavrusu kullanacaktır? | Open Subtitles | ربما يريد ان يستخدم قطة صغيرة ليجعلكِ تغلطي و تبقي |
| Her yerine. kedi yavrusu gibi olan duyarlı gözlerim giyebilirim. | Open Subtitles | أنا أَقُولُ عيونَي الحسّاسةَ الحلوّةَ، مثل الذي هريرة. |
| İki gün önce yürüyüşe çıktığınızda başıboş bir kedi yavrusu buldunuz mu? | Open Subtitles | يومان مضوا، عندما ذهبت للمشي، هل وجدت هريرة ضالة ؟ |
| Tamamen piskopat şeytani bir calico (beyaz, siyah Ve turuncu renkli dişi kedi) yavrusu vardı. Demek istediğim, beni öldürmeye çalıştı. | Open Subtitles | هرة مختلطة الالوان والتى كانت بالكامل معقدة نفسياً, شريرة |
| Ben düşünüyordum da, belki kedi yavrusu ya da köpeğiniz yok mu? | Open Subtitles | لقد كنت أفكر ربما.. هل لديكِ قطط أو كلاب ؟ |
| 6 yaşındayken babası John, ona siyah beyaz bir kedi yavrusu hediye etti. | Open Subtitles | عندما كانت في السادسة أحضر أبوها (جون) إلى البيت هراً صغيراً شارداً أبيض وأسود |
| Ayrıca bu sona erdiğinde, bir kedi yavrusu gibi güçsüz olacak. | Open Subtitles | ،بالإضافة، عند نهاية كلّ هذا سيكون أضعف من هرّة |
| Ben beş yaşına girdiğimde küçük bir kedi yavrusu almıştım. | Open Subtitles | عندما أتممت الخامسة من عمري حصلت على قطة صغيرة |
| Onu nasil yataga yatirdigimi, yumusacik tenini nasil oksadigimi, kedi yavrusu gibi mirlamasini nasil sagladigimi. | Open Subtitles | كيف استلقي على السرير واعانق جلدها الرقيق؟ اجعلها ترخرخ مثل قطة صغيرة |
| Korkmuş kedi yavrusu büyük gorilin ona sarılmasına izin verir çünkü ortalıkta bir anne yoktur ya da ne bileyim gerzek kedi sevgili şehri terk etmiştir. | Open Subtitles | القطة الصغيرة الخائفة تدع الغوريلا تحضنها لأنه ليس هناك قطة أم في الجوار |
| Sorun yok anne. Drill burada bir kedi yavrusu olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | لا بأس يا أمي دريل" يقول أن هناك قطة في الأعلى" |
| Bir kedi yavrusu ağaçta kalmış da. | Open Subtitles | ' سبب كان هناك a هريرة الذي إنحصرَ في الشجرةِ وهم يَحتاجونَ لتَسَلُّقه للحُصُول عليه. |
| Yeni bir kedi yavrusu mu? | Open Subtitles | أي هريرة جديدة؟ |
| Her kedi yavrusu, kedi olmak için büyür. | Open Subtitles | كل هريرة تَكبُر لتُصبح قطة |
| Manikür yapman gereken bir kedi yavrusu yok mu? | Open Subtitles | أليسَ هنالكَ هرة صغيرة بالقرب من هنا تحتاج إلى طلاء أظافر؟ |
| Ve bir kedi yavrusu buldum. | Open Subtitles | وبعد ذلك... وجدتُ هرة التي كانت مُبللة بالمطر. |
| Bir sepet kedi yavrusu kadar tatlısın. Seni yerim. | Open Subtitles | أنا جين ، أنت لطيفة مثل مجموعة قطط صغيرة سوف آكلك |
| - Kızkardeşime rüşvet veriyorsun çantamı saklıyorsun, bir kutu kedi yavrusu getiriyorsun, Bunları planlamak için harcadığın zamanın... | Open Subtitles | تستأجر صندوق وفيه قطط اذا كنت طول هذا الوقت ... |
| Çok şirin, patlayan bir kedi yavrusu. | Open Subtitles | -حسنٌ، إنّها هرّة -إنّها هرّة بديعة متفجّرة |
| Gitme vakti geldi. Şuan kakaolu içecek ya da kedi yavrusu için hiç zamanım yok. | Open Subtitles | حان وقت الذهاب ليس لدي وقت لشراب الكاكاو أو الهررة |
| Kalplerinizi bir köpek yavrusu, kedi yavrusu veya yetişkin bir evcil hayvana açın. | Open Subtitles | افتحوا قلوبكم إلى الكلاب المُدلَّلة، و القطط اللطيفة والحيوانات الأليفة الكبيرة |