| Ya da belki gerçek Vincent Keller'ı çok uzun süredir saklıyorsundur. | Open Subtitles | أو ربما كنت فقط تختبئ فنسنت كيلر الحقيقي لفترة طويلة جداً |
| Bizim ona yardımcı olabileceğimizi umuyorlardı. - Dr.Keller'ı yollarım | Open Subtitles | و كانوا على أمل أننا يمكن أن نساعده سوف أرسل د.كيلر |
| Evet, aynı zamanda Keller'ı Compos'un katil zanlısı yapan tek kanıt ve bir mahzende kilitli! | Open Subtitles | نعم , وهي القطعه الوحيده لدينا كدليل ارتباط كيلر باغتيال كامبوس وهي مقفل عليها بقبو |
| Sen Panterlerle görüşürken, ...biz de Keller'ı hapishaneden çıkaracak kadar aptal olan her kimse bulup bir selam veriririz. | Open Subtitles | سنقول مرحبا لمن هو غبي بما يكفي لسماح خروج كيلر من السجن |
| Scott şimdi ki Bayan Keller'ı baştan çıkarmışsa, fikrini değiştirip... | Open Subtitles | واذا كان سكوت يعمل على اغواء زوجة كيلر الحالية عندما تعرض للتغير الكبير المفاجئ في ضميره |
| Çünkü Scott, George Keller'ı ifşa edecekti, ve eğer müvekkiliniz böyle bir suçla karşı karşıysa sende kalacaktın. | Open Subtitles | بسبب ان سكوت كان على وشك ان يفجر فضيحة لجورج كيلر واذا سقط عميلك بتهمة التواطؤ الاجرامي حسنا , انت سوف تسقطين أيضا |
| Hassaslaşır, Keller'ı kaybederiz, Moreau'yu kaybederiz, tüm operasyonun da içine ederiz. | Open Subtitles | (وعندما نصبح مهملين ، نفقد (كيلر (ونفقد (مورو ونفقد العملية برمّتها |
| Evet, hala Helen Keller'ı oynarken mükemmel yapıyordu. | Open Subtitles | أجل إنها كذلك تماماً "منذ كانت تلعب دور "هيلين كيلر *كاتبه وناشطه سياسيه |
| George Keller'ı tanıyan arkadaşım. | Open Subtitles | اوه . انه صديقي الذي يعرف جورج كيلر |
| Peki nasıl oluyor da Chris Keller'ı öpüyor ve onu Nathan zannediyorsun? | Open Subtitles | كيف لك أن تقبلى (كريس كيلر) و من ثَمَّ تعتقدين أنه كان (ناثان) ؟ |
| Şimdi olmaz, Haley. Chris Keller'ı seçiyorum. | Open Subtitles | (ليس الآن يا (هالى) ، أنا سأختار (كريس كيلر |
| On dakika içerisinde bir röportaj hazırlayacağım ama sizin Doktor Keller'ı görüp görmediğini merak ettim. | Open Subtitles | عندي حديث صحفي بعد 10 دقائق ولكني اتسائل اذا رأيتم د(كيلر) هذا الصباح |
| Dr. Keller'ı ben de herkes gibi kurtarmak istiyorum, ama artık başka endişelerimiz var. | Open Subtitles | انا ارغب فى انقاذ دكتور (كيلر) ايضاً, ولكن لدينا اهتمامات اضافية الان. |
| Onlardan önce Keller'ı bulmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أجد كيلر قبل أن يجدوه |
| Biz de Keller'ı enselemek üzereyiz. | Open Subtitles | نحن على بعد خطوة من كيلر |
| John Douglas Keller'ı "business class"ta gösteriyor. | Open Subtitles | (تظهر (جون دوغلاس كيلر في درجة رجال الأعمال |
| Eğer Keller'ı al aşağı edemiyorsak, Moreau'ya ulaşmanın başka bir yolu var mı? | Open Subtitles | (إذا إعتنيتُ بـ(كيلر فسوف نجد طريق أخرى لـ(مورو)؟ |
| Pekala, Sophie, Keller'ı hiç değilse A£250,000 seviyesine getirmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | (حسناً ، يا (صوفي (لقد أوقعنا بـ(كيلر حاولي على الأقل جعلها 250 ألف |
| Lang'ı yakalayacağız ve Keller'ı affedilmek için yalvarana kadar baş parmaklarından asacağız. | Open Subtitles | سنلقي القبض على (لانغ)، وسنجعل (كيلر) يقبل التوبة طلبًا للصفح عنه |
| Efendim, kimse Keller'ı Neal'dan iyi tanıyamaz. | Open Subtitles | سيدي ، في دفاعه، لا أحد يعرف (كيلر) أفضل من (نيل) |