| vücudunu ve kanını en ufak kemiklerine kadar kontrol altinda tutmalısın. | Open Subtitles | تحتاج أن تسيطر على لحمك ودمّك، وكلّ قطعة صغيرة من عظامك. |
| Seni parçalara ayırdığında, bunu kemiklerine yazarız. | Open Subtitles | سوف نكتب ذلك على عظامك عندما نحولك إلى أشلاء |
| Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء. |
| Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | في مط وشد الجلد بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء |
| Altına odunları yığdık, ...sonra da onu kemiklerine değin yaktık. | Open Subtitles | وكدسنا خشباً تحته وبعد ذلك قمنا بحرق اللحم من عظامه |
| Tamam, diyorum ki, büyülü iksirimizi toz tutmuş kemiklerine dökelim ve o aşağılık kıçlarını yok edelim. | Open Subtitles | حسنا، أنا أقول أننا اخماد عظامهم المتربة مع جرعة سحرية لدينا وهزيمة حميرهم آسف. |
| - Elleri bırak. Elmacık kemiklerine bak hele. | Open Subtitles | -انسى أمر يدك, وانظر لعظام الوجنتين |
| Sanırım meteor yağmuru kemiklerine bir şey yapmış. | Open Subtitles | أعتقد أن سقوط النيازك عمل شيئاً ما لعظامها |
| Bu asker karıncaların jilet gibi keskin çeneleri bir kurbağa ya da kertenkeleyi dakikalar içinde kemiklerine kadar soyabilir. | Open Subtitles | الفكين الحادة لجيش النمل هذا يمكنها أن تجرّد ضفدعاً أو سحلية إلى عظامها في دقيقة |
| Yıldızlardan ağaçlara,.. ...kamyonlardan insan kemiklerine kadar. | Open Subtitles | من النجوم للأشجار، الشاحنات إلى عظام الإنسان |
| Aşağıda seni kemiklerine kadar soyarlar. | Open Subtitles | سيُعجبون بكِ بأكملك حتى يصلوا إلى عظامك الجميلة |
| kemiklerine 11 paslanmaz çelik takıldı. | Open Subtitles | ثمّة 11 مسمارًا من الفولاذ المقاوم للصدأ في عظامك. |
| Biraz yemek al. kemiklerine biraz et girsin. | Open Subtitles | تناولي بعض الطعام ضعي بعض اللحم على عظامك. |
| Meydan okumanı kabul ediyorum. Bu gece kemiklerine kadeh kaldıracağım. | Open Subtitles | -لقد قبلت تحديك , الليلة سوف اشرب فى عظامك |
| Yağ emme yöntemiyle aldığımız yağ hücrelerini dolgunluk yaratması için elmacık kemiklerine enjekte ediyoruz. | Open Subtitles | بعد ذلك يتم حشو الخلايا الدهنية الناتجة من شفط الدهون في العظم الوجني لصنع مظهر الإمتلاء |
| Piranhalar bir balığı, dakikalar içinde kemiklerine kadar sıyırabilir. | Open Subtitles | "البيرجان" ، بإمكانه أن يُجرد السمكة إلي العظم في دقائق. |
| Kafası koparılıp yakılmış. Onlar kemiklerine kadar kötüler patron. | Open Subtitles | أحرقوا رأسه بالكامل حتى ظهر العظم |
| O ölmeden önce kemiklerine gelmiş olmalı. | Open Subtitles | يجب أن تكون دخلت إلى العظم قبل وفاته |
| Bu ilaç kemiklerine işleyip, onların ultraviyole ışığı altında parlamasına neden oluyor. | Open Subtitles | ذلك العقار تداخل مع عظامه جعلها تتوهج تحت الضوء البفنسجي |
| Bilim insanları sadece eski bir canlının fosilini bulmayı değil, kemiklerine kaydedilmiş bir hikaye bulmayı da ümit ediyorlar. | Open Subtitles | ...يأمل العلماء أن يجدوا ليس فقط بقايا مخلوق قديم ولكن أيضاً قصة مسجلة على عظامه |
| kemiklerine bakıp size nasıl yürüdüklerini, nerelerini incittiklerini söyleyebilirim. | Open Subtitles | أستطيع ان انظر إلى عظامهم و اخبرك بطريقة مشيتهم و أين جُرحوا |
| "Bu ormanlar, düşen birçok kahramanın kemiklerine ev sahipliği yapıyor!" | Open Subtitles | هذه الشجار هي بيت لعظام" ... العديد من الرجال الموتى" ! |
| "Ve bir kadının onun kemiklerine ihtiyacı var" | Open Subtitles | وامرأة تحتاج لعظامها |
| kemiklerine kadar hissettim onu... | Open Subtitles | أستطيع الشعور بكل عظامها الصغيرة |
| Sürekli, atalarının kemiklerine saygı gösterilmemesine mızmızlanıp duruyorlar. | Open Subtitles | دائماً يتذمرون من أن الناس لا يتعاملون مع عظام أسلافِهم بِإحترام |
| Onlara sol bacağına ve kayıp bebek kemiklerine de bakmalarını söyle. | Open Subtitles | وعظام الجنين المفقوده |
| Kasların ve sinir sistemin sıkışacak ve.... kemiklerine baskı yapacak. | Open Subtitles | أعصابك الطولية ستتلف وعضلاتك ستشل وأوتارك ستطحنها العظام. |