| kendi hayatımı yaşamaktan acizim diye onunkini yaşadığımı görüyordur belki. | Open Subtitles | ربما يراني وأنا أستعير حياته حتى لا أعيش حياتي الخاصة |
| Galeri sergilerimde dahi Babür Mescidi gibi tarihi olayları tekrar sorgulayıp duygusal bölümlerini alıp kendi hayatımı resme dökmeye çalışırım. | TED | وحتى في معرض صوري، أحاول أن أعيد زيارة أحداث تاريخية كمسجد بابري، واستخلاص بقاياها العاطفية فقط وتخيل حياتي الخاصة. |
| Ben şimdi özgür bir kadınım ve kendi hayatımı yaşamak istiyorum. | Open Subtitles | أنا الآن امرأة مستقلة ولدي حياتي الخاصة لأعيشها |
| Roz'un hayatına bakınca kendi hayatımı düşünüyorum. | Open Subtitles | أفكر بحياة روز حيث تجعلني أتساءل عن حياتي |
| bu kendi hayatımı riske atmayı isteyeceğim birşeydi, onun gözünden nasıl göründğümü görmek... | Open Subtitles | هذا شيء أضع حياتي في خطر بسببه كيف رأيت ذلك في عيونه |
| İnanç ile, kendi hayatımı şehitlerin en yücesi olan | Open Subtitles | بالإيمان ، أنا مستعد بأن أضحى بحياتى |
| John'un iyi olması için kendi hayatımı feda etmem ama kendiminki için bu parayı feda edeceğim. | Open Subtitles | "أنني لا أريد أن أضحي بحياتي من أجل "جون لكنني سأضحي بهذا المال من أجلي |
| Peki sen uzakta olduğunda ben kendi hayatımı yaşayacağım ve sen de kendi hayatını. | Open Subtitles | ..إذا ، عندما تكون بعيدا أنا سأعيش حياتي ، وأنت ستعيش حياتك |
| kendi hayatımı yaşamama izin verirseniz size minnettar kalırım. | Open Subtitles | حسناً، سأكون شاكر لكم لتركي أعيش حياتي الخاصة. |
| Onun küllerini dökeceğim ve sonra tekrar kendi hayatımı yaşamaya başlayacağım. | Open Subtitles | . . لكي أفرق رفات أبي و أعود إلى حياتي الخاصة و أتوقف عن محاولة أن أعيش حياته |
| Ben de kendi hayatımı merak ediyorum ortaya çıkmayı sürdüren soruları cevaplayıp cevaplayamayacağımı. | Open Subtitles | أتسائل عن حياتي الخاصة اذا كنت سأستطيع الأجابة عن الأسئلة الغامضة |
| Daha kendi hayatımı bile idare edemezken sizlere nasıl bakacağımı hiç bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ما جعلتني أفكر , بأني سأصلح منكم يا رفاق في حين أني بالكاد أدير حياتي الخاصة |
| Hayır. Hayır. kendi hayatımı idare etmemin vakti geldi. | Open Subtitles | لا ، لقد حان الوقت لكي اسير في حياتي الخاصة. |
| İster doğru olsun, ister yanlış olsun, ben kendi hayatımı yaşayacağım. | Open Subtitles | سواءً كان خطأ أم صواب أصبحت أعيش حياتي الخاصة |
| Bitti artık. kendi hayatımı istiyorum! | Open Subtitles | ليس بعد الان,أريد حياتي الخاصة,و سريري الخاص |
| - Ayrıca benden kendi hayatımı yaşamamı isteyeceğini de biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أيضاً أنَّهُ لطالما أرادَ بأن أعيشَ حياتي الخاصة |
| Annem bir eş bulamayacağımı düşünmüş eşim ise kendi hayatımı yürütemeyeceğimi düşünüyor. | Open Subtitles | لذا فكر والدتي كنت قادرين على ايجاد ماتي، وزميلي يفكر أنا عاجز تشغيل حياتي الخاصة. |
| Sana kendi hayatımı anlatıp seninkini dinlemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد إخبارك عن حياتي و أستمع لأخبارك |
| Ona söyle ki ben onun oğlunu... kurtarmak için kendi hayatımı verirdim. | Open Subtitles | أخبريها... أني مستعده للتنازل عن حياتي في مقابل حياة ابنها |
| Ona söyle ki ben onun oğlunu... kurtarmak için kendi hayatımı verirdim. | Open Subtitles | أخبريها... أني مستعده للتنازل عن حياتي في مقابل حياة ابنها |
| Joaquin doğduğun zaman güvende olman için kendi hayatımı vereceğime yemin ettim. | Open Subtitles | ... "خواكين" عندما ولدت تعهدت أن أضحى بحياتى لأبقيك أمناً |
| Neden kızın için kendi hayatımı tehlikeye atayım? | Open Subtitles | لِما يجب أن اخاطر بحياتي من أجل ابنتكِ؟ |
| Biliyor musun, kendi hayatımı yaşayacağım. | Open Subtitles | أوَ تعلم.. سأعيش حياتي |