| kendin söylemiştin bir yere bağlanmaya dayanamadığını. | Open Subtitles | قلتها بنفسك ، بأنك غير مخلص لكونك لاتستطيع الاستقرار | 
| Onların bir anlam ifade etmediğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | بخير ربما قلتها بنفسك إنهم لا يعنون شيئاً | 
| Bunun düşünülebilecek en iğrenç suç olduğunu sen kendin söylemiştin. | Open Subtitles | قلتها بنفسك انا أكثر الجرائم بشاعة التي يمكن أن تفكر بها | 
| Issız bir yer olduğunu kendin söylemiştin. Sadece bir kişi zarar görebilir. | Open Subtitles | لقد قلت بنفسك أن المنطقة غير مأهولة لن يكون هناك إلا ضحية واحدة | 
| Issız bir yer olduğunu kendin söylemiştin. Sadece bir kişi zarar görebilir. | Open Subtitles | لقد قلت بنفسك أن المنطقة غير مأهولة لن يكون هناك إلا ضحية واحدة | 
| Senin er ya da geç geri geleceğini biliyordum. Bunu kendin söylemiştin. | Open Subtitles | عرفت بأنك ستعود، عاجلاً أم آجلاً لقد قلت ذلك بنفسك | 
| Sadece "trencilik" istemediğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلتِ بنفسك أنكِ تريدى أن نتمهل | 
| kendin söylemiştin ya moruk! Biz Galaksinin Koruyucularıyız. | Open Subtitles | قلتها بنفسك أيّها السافل نحن حرّاس المجرّة | 
| Katilin, aracını bıraktığını kendin söylemiştin. | Open Subtitles | حسنٌ , قلتها بنفسك أن القاتل تركَ سيارتهُ خلفه | 
| En zayıf halkamız kadar güçlüyüzdür, kendin söylemiştin. | Open Subtitles | نحن فقط قوتنا تكمن في أضعف حلقة لدينا أنت قلتها بنفسك | 
| Bunu kendin söylemiştin bu işin kolay olması gerekiyordu. | Open Subtitles | أعني, لقد قلتها بنفسك من المفترض أن تكون هذه القضية سهلة, صحيح؟ | 
| kendin söylemiştin, Norman. Muhtemelen yine de yapacaklardır. | Open Subtitles | أنت قلتها بنفسك "نورمان" سوف يضايقونناعلىحال. | 
| kendin söylemiştin. Saha işi herkese göre değildir. | Open Subtitles | قلتها بنفسك الميدان ليس للجميع | 
| Ama birden fazlası tehlikeli, Jan. kendin söylemiştin. | Open Subtitles | ولكن أكثر من واحد؟ هذا خطير "قلتها بنفسك,"جان | 
| Sıradan bir ölümlü olarak yaşamanın ne kadar duygusuz hissettirdiğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلت بنفسك ان الامور تصبح كالمُخدر عندما تكون مجرد بشر | 
| Sahte baba olduğunu kendin söylemiştin. | Open Subtitles | ولكنك قلت بنفسك أنك كنت أبًا زائفًا | 
| Bir bayan gibi giyinmekten nefret ettiğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | انت قلت بنفسك انك كرهت لبسك مثل الفتيات | 
| Bir süre ortadan kaybolduğunu kendin söylemiştin, değil mi? | Open Subtitles | قلت بنفسك أنه اختفى فترة أليس كذلك؟ | 
| Leo ilk konuşmamızda kendin söylemiştin, tüm yapacağımız geri kazanmak. | Open Subtitles | ( ليو)، لقد قلت ذلك بنفسك, فيأوّلمُحادثةبيننا, كلّ ما نفعله هو إعادة الإصلاح | 
| Sadece "trencilik" istemediğini kendin söylemiştin. | Open Subtitles | لقد قلتِ بنفسك أنكِ تريدى أن نتمهل | 
| Bir insanı öldüremezsin. Bunu kendin söylemiştin. | Open Subtitles | لا يمكنك قتل أنسان أنت قلت ذلك بنفسك | 
| Ordunun bunları ayarladığını bana kendin söylemiştin. | Open Subtitles | أخبرتني بنفسك أن الجيش مستعد لتقديم الأعذار. |