| Ama senin kendini, bir başkasında yarattığın doğru, değil mi? | Open Subtitles | ولكن الحقيقة أنكِ صنعتِ نفسك في هيئة شخص آخر، صحيح؟ |
| Bu o hamleye güvenmemen gerektiğini gösterir. kendini bir yerlerde savunmasız bıraktın. | Open Subtitles | هذا يعني أنك لا تثق بهذه الحركه لابد أنك أقحمت نفسك في مشكلة كبيره |
| O çalgıcı ile kendini bir aptal yerine koyarken ne düşünüyordun? | Open Subtitles | ما الذي كنتِ تعتقدين وأنت تجعلين من نفسك مغفلة |
| kendini bir şey sanma. | Open Subtitles | لا تبالغ في تقدير نفسك |
| kendini bir mahkemede jüri karşısında yere çakılmış bulmadan önce. | Open Subtitles | قبل أن تجد نفسك تقوم بهبوط إضطراري وسط المحكمة العسكرية. |
| Aşk güdüsünün kendini bir erkekte çatışma halinde göstermesine sıkça rastlanır. | Open Subtitles | إن دافع الحب عند الرجل سريعاً ما يكشف عن نفسه على هيئة نزاع |
| Bu adam kendini bir kitap serisi içinde Dünya'ya yüklemenin bir yolunu bulur. | TED | لذا تخيل طريقة لتحميل نفسه في بيئته في سلسلة من الكتب في الحقيقة |
| eğer kendini bir barda görseydin, kendine çıkma teklif eder miydin? | Open Subtitles | إذا رأيت نفسك في حانة هل سوفت تطلب من نفسك الخروج معها في موعد؟ |
| Şunu demek istiyorum; eğer dövüşürsen bazı şeyler çok daha güzel olabilir. Kimbilir, belki kendini bir uçakta bulursun ve gidersin. | Open Subtitles | كما قُلت, إن قاتلت, أوضاعك سوف تتحسّن, من يعمل ربما تجد نفسك في طائرة متجه الى بيتك. |
| kendini bir yere koyarsın. Çekip gitmen gerektiğini de bilirsin ama gidemezsin. | Open Subtitles | تضع نفسك في موقف وعندما تريد الخروج منه لا تقدر |
| Bazen kendini bir bütün hissetmek için bir parçandan vazgeçmen gerekebilir. | Open Subtitles | تحتاج للتخلي عن جزء من نفسك لتشعر أنك كامل |
| kendini bir şey sanma. | Open Subtitles | لا تبالغ في تقدير نفسك |
| kendini bir hücrede kilitlenmiş... dünyaya ne olduğunu düşünürken bulabilirdin. | Open Subtitles | سوف تجد نفسك محبوس أتعجب لما يحدث فى العالم |
| Aşk güdüsünün kendini bir erkekte çatışma halinde göstermesine sıkça rastlanır. | Open Subtitles | إن دافع الحب عند الرجل سريعاً ما يكشف عن نفسه على هيئة نزاع |
| Bu gemide hep beraberiz, sadece heyecanlanıp kendini bir otobüste havaya uçuran tek bir adamdan bahsetmiyoruz. | TED | بحيث يشملنا جميعاً وليس من منظور شخص يشعر بالنشوة ومن ثم يفجر نفسه في حافلة ركاب |
| kendini bir ümitsizlik ve biçarelik içinde bularak bu kesinlikle affedilemeyecek hatayı yapan Binbaşı Colvin'i mazur görebiliriz. | Open Subtitles | ..سعيًا منه للخروج من الإحباط واليأس وجد نفسه يتغاضى عن أفعال لا يمكن التغاضي عنها |
| Peki, ben sadece şuna dikkat çekmek istiyorum, kendini bir gorille kıyaslayan sendin, ben değil. | Open Subtitles | حسناً، أنا فقط أُريدُ إشارة بأنّ أنتَ الذي قَارنتَ نفسك إلى غوريلا، لَيسَ ني. |
| Beni şehir boyunca takip edeceksen en azından kendini bir takdim et. | Open Subtitles | مرحباً. لو أنّك ستتبعني بجميع أنحاء المدينة، فهلا قدّمت نفسك على الأقل؟ |
| Çılgın bilim adamı kendini bir tür canavara dönüştürdü. | Open Subtitles | العالم المجنون يحوّل نفسه .إلى نوعاً ما من الوحوش |
| kendini bir ucubeye çevirdin. | Open Subtitles | لقد حولت نفسك إلى غريب الأطوار |