| Minnesota'da yaşayan Kerry Ruffleson adlı bir genç kız var. | TED | هناك شابة تسمى كيري روفلسون في مينيستوتا. |
| Obama'nın orada Kerry'den daha iyi olması imkansızdı zaten. | TED | ليست مفاجأة كبيره، اوباما لم يفعل أفضل من كيري هناك. |
| Lady Higloss hemen yanında ve Vote Boy ardında Bubblesome, Beefsteak, Kerry Patch ve Blue Note. | Open Subtitles | ليدي هايلوز تقودهم ويتبعها بابلسون وفوت بوي ومن بعدهم كيري باتش وبلونت |
| Niye sürekli bu kadar karamsarsın Kerry? | Open Subtitles | أتعلمين كيري ؟ لماذا يجب أن تكوني سلبية دائماً |
| Kerry niye amigo olmak istesin ki? | Open Subtitles | لماذا قد ترغب كيري أصلاً بأن تصبح مشجعة ؟ |
| Bu haksızlık. Kerry amigoluktan nefret ediyor. Eziyet etmek için yapıyor. | Open Subtitles | هذا ليس عدلاً , كيري تكره التشجيع انها تفعل هذا لكي تعذبني فحسب |
| Lindsay Kerry'nin sevimli ve ilginç olduğunu sanıyor ama aslında şeytan. | Open Subtitles | ليندسي تعتقد بأن كيري ظريفة وخفيفة دم و لكنها في الحقيقة شريرة |
| Dayanamıyorum. Bridget, Kerry'nin bunu sadece sataşmak için yaptığını düşünüyor. | Open Subtitles | لا استطيع تحمل هذا , بريدجيت تعتقد بأن كيري تفعل هذا لإغاظتها فحسب |
| Kerry'nin amigo olmaya hakkı var. Bridget'ın da bu yüzden üzülmeye. | Open Subtitles | كيري لديها الحق بأن تكون مشجعة و بريدجيت لديها الحق بأن تستاء من الأمر |
| Hadi Kerry, okula geç kalmayalım. Hadi! | Open Subtitles | هيا بنا كيري , لا نريد التأخر عن المدرسة , هيا لننطلق |
| Patron, bu Dedektif Andy Kochifis. Cinayet Masası'ndan. Binbaşı Kerry sorusturmasında yardımcı olmuştu. | Open Subtitles | رئيس انه المحقق آندي كوتفيشيز ، جنائية ، لقد قال لي بعض الاهمال في وحدة كيري |
| Kerry ve Vivante, Yucatân'a gitmek için bir uçağa binmişler düşündüm de, burada hiçbir şey yapmadan oturacağımıza onlarla takılabiliriz. | Open Subtitles | كيري وفيفانتي ..إستقلا الطائرةلياكوتان. وأرى أن نلحق بهما |
| Ya da Kerry ve Vivante'yle Yucatân'da bir ay. | Open Subtitles | أو قضاء شهر مع كيري وفيفانتي في يوكيتان؟ |
| Kerry ve Vivante, Yucatân'a gitmek için bir uçağa binmişler düşündüm de, burada hiçbir şey yapmadan oturacağımıza onlarla takılabiliriz. | Open Subtitles | كيري وفيفانتي إستقلا الطائرة لياكوتان وأرى أن نلحق بهما بدلا من الإبحار. |
| Ya da Kerry ve Vivante'yle Yucatân'da bir ay. | Open Subtitles | أو قضاء شهر مع كيري وفيفانتي في يوكيتان؟ |
| Bense, sürekli olarak İskoç futbolundan bahseden Şişman Kerry ile iki göz odaya sıkışmış durumdayım. | Open Subtitles | ولديه طباخة أنا عالق في مكاني و أنا عالق مع كيري السمين إنه متعلق بنادي قايلك |
| Bense, sürekli olarak İskoç futbolundan bahseden Şişman Kerry ile iki göz odaya sıkışmış durumdayım. | Open Subtitles | أنا عالق في مكاني و أنا عالق مع كيري السمين إنه متعلق بنادي قايلك |
| Bunlar benim büyük kızlarım, Katrina ve Kerry ve onların harika eşleri. | Open Subtitles | هاتان فتاتاي الكبيرتان, كاترينا و كيري و أزواجهم الرائعين |
| Kerry son taramalarında, epidural kanaman gözüküyor. | Open Subtitles | كيري ، يظهر المسح الجديد الخاص بك ورم دموي فوق الجافية |
| Evet, gideceğiz. Ama Tara ve Kerry de gelecek. | Open Subtitles | نعم, سنذهب و لكن تارا و كيري سيأتون أيضا |