| Ve o uzun zaman önce okuduğun bir kitap gibi olacak. | Open Subtitles | و سوف تكون مثل الكتاب الذي مر زمن طويل من قراءته. |
| 9'uncu sınıfta okuduğun ve şunların yazılı olduğu kitap gibi... | Open Subtitles | لقد كان مثل الكتاب الذي قرأته في الصف التاسع |
| Karşınızdakini bir kitap gibi okuyorsunuz. | Open Subtitles | يمكنك أن تقرأ حالتهم المزاجية مثل الكتاب |
| Okul sistemine bir kitap gibi dağıtılıyor. | TED | يتم يتوزعه على النظام المدرسي مثل كتاب دراسي. |
| Yüzün, insanların tuhaf şeyler okuyabileceği bir kitap gibi. | Open Subtitles | وجهك مثل كتاب قد يقرأ فيه الناس أمور غريبة |
| Kutsal kitap gibi. | Open Subtitles | أنها كالكتاب المقدس. |
| Seni bir kitap gibi okuyorum. Uzun burunlu, yaramaz bir serserisin. | Open Subtitles | أنا أعرفكِ ككتاب مفتوح أنتى متسكعة فضولية عديمة الفائدة |
| kitap gibi bir şeyle başa çıkabilir misin? | Open Subtitles | حسنا ربما يمكنكِ ان تتعاملي مع شيئ مثل الكتاب ؟ |
| İnsanları kitap gibi okuyorum ama makinelerimle. | Open Subtitles | يمكنني قراءة أي شخص مثل الكتاب بواسطة آلاتِ |
| Kadın kitap gibi ve ben de bir duygu okuyucuyum dostum. | Open Subtitles | هي مثل الكتاب يسهل قرأته وأنا عاطفي وقارئ لي أفكارها يا صديقي |
| Benim içimi görüyor. kitap gibi okuyor beni. | Open Subtitles | هو يرى من خلالي ويمكن أن يقرأني مثل الكتاب. |
| Bu bizim sırrımız olsun. Diğer kitap gibi okuruz. | Open Subtitles | .لنجعل هذا سّر بيننّا .سوف نقرأه مثل الكتاب الآخر |
| Ve bir kere bunlar yığın halindeyken, karelere dönüştürüp gözden geçirebilirim, veya, biliryorsunuz, bir kitap gibi döndürebilirsiniz, veya, iskambil kağıtları gibi yayabilirim. | TED | وبمجرد أن تكون الأشياء في أكوام، أستطيع إستكشافها عبر رميها في شبكة أو، تعرفون، تصفحها مثل الكتاب أو فرشها مثل أوراق اللعب |
| Her zaman böyle kitap gibi mi konuşursun Mike? | Open Subtitles | هل تتحدث دائماً هكذا مثل كتاب على شريط؟ |
| Hastings, yüzün açık bir kitap gibi her şeyi anlatıyor. | Open Subtitles | يا هيستنجز ,ان وجهك مثل كتاب مفتوح |
| Bir yarısı kayıp bir kitap gibi. | Open Subtitles | مثل كتاب في فصلين و الفصل الأول مفقود |
| Bir yarısı kayıp bir kitap gibi. | Open Subtitles | مثل كتاب في فصلين و الفصل الأول مفقود |
| Beni bir kitap gibi okuyabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك قراءتي مثل كتاب |
| Kutsal kitap gibi. | Open Subtitles | أنها كالكتاب المقدس. |
| Artık hayatımı kitap gibi biliyorsun. | Open Subtitles | الآن تبدو لك حياتى ككتاب مفتوح |