| Hindu kadınları, kocaları öldükten sonra her zaman kenarlıksız beyaz sariler giyerler. | Open Subtitles | الزوجات الهندوسيات دائما يرتدين الساري الأبيض بلا حدود.. .. بعد وفاة أزواجهن. |
| kocaları hala hayatta olan subayların eşlerine güvence vermek benim işim değil. | Open Subtitles | أنه ليس وظيفتي للأطمئنان زوجات الضباط بأن أزواجهن مازالوا أحياء , تبا |
| Kadınlarla oynaşmayın, kocaları silah taşıyor. | Open Subtitles | لا تعبث مع النساء اللواتى أزواجهم يحملون أسلحة |
| Ben kadınlarla kocaları etrafta olsa dahi uğraşmaktan hoşlanırım. | Open Subtitles | أحب مضايقة النساء حتى لو أزواجهم بالقرب منهن |
| Güzel kadınların kocaları suçlu sınıfındandır. | Open Subtitles | إن أزواج النساء الجميلات ينتمون إلى الطبقة الإجرامية |
| kocaları ortadan kaldırmak, uzmanlık alanlarımdan değil, bayan. Tabii. | Open Subtitles | ضرب الأزواج ليس واحدًا من اختصاصاتي آنستي |
| kocaları nöbet geçirip ölürler diye çok korkuyor. Tamamen çaresizler. | Open Subtitles | ازواجهن هجروهن خوفا من العدوي وهن بحاجه لاي رجل |
| Bir çok kadın evlendiklerinde işi bırakmak zorunda kaldılar çünkü kocaları izin vermiyordu. | TED | العديد من النساء اللواتي اشتغلن معي كان عليهن المغادرة فور زواجهن، لأن أزواجهن لم يكونوا يسمحوا لهن بالعمل. |
| kocaları onları karşılayacak, cezalarını ödeyecekler ve evlilik garantisi ile serbest kalacaklar. | Open Subtitles | أزواجهن اسرو ايضا، وسيباعون الان من اجل الزواج |
| Kaç kişi senatörlerimizin karılarının mükemmelleştirdiği hünerlerden zevk alıyor kocaları Senato'dayken? | Open Subtitles | من أستمتع بمواهب نساء أعضاء مجلس الشيوخ بينما أزواجهن نائمون في المجلس؟ |
| Beş kadının kocaları tarafından öldürdüldüğü bir dava olmuştu. | Open Subtitles | أعرف خمس قضايا لنساء قُتلن بواسطة أزواجهن المخلصين |
| kocaları görevdeyken, internette bir seks sitesinde çalıştıklarını ve bunun sonucu olarak öldürüldüklerini söyleyebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك أن تخبريه إنهما كانا يديراه موقع إباحي على الشبكة بينما أزواجهن في الجيش و نتيجة لهذا ربما قد قتلا |
| - ...erkek arkadaşları, kocaları. | Open Subtitles | أولا من كونهم أبائهم مرورًا بكونهم أصدقائهم ثم أزواجهم 0 |
| Kadınların çoğu kaçarlarsa kocaları onları bulamaz diye geride kalmışlardı. | Open Subtitles | كثير من النساء مكثوا لخوفهم من أن أزواجهم لن يستطيعوا إيجادهم |
| Eğer bunlar böyleyse acaba kocaları nasıldır? | Open Subtitles | . يا , إللهى , إذا كانت هذه حالتهم . إذاً تخيل كيف سيكونوا أزواجهم |
| Güzel kızların buraya göç edebilmesi için zengin Amerikalılar faturayı ödüyor sonra da kocaları donuna kadar soyuyorsunuz. | Open Subtitles | رجال أمريكين أثرياء يدفعون من لفتيات شابات وجميلات من أجل الهجرة. وبعدها تبتزون أموال أزواجهم. |
| Çok acıklı. kocaları yok ve ağlıyorlar. | Open Subtitles | هذا مؤسف للغاية ليس لديهم أزواج و يبكون كثيراً |
| Pek çok korkunç kadının onlara adanmış kocaları vardır. | Open Subtitles | الكثير من السيدات المريعات لديهن أزواج مراعون |
| Benim gibi insanların benden çok daha kötüleriyle bile kırıştıran kocaları vardır. | Open Subtitles | ...ناس مثلي لديهم أزواج يلهون مع امرأة أخرى لأنّها أكثر مثالية منيّ |
| ...kocaları eşlerini evlilik dışı ilişkilere girmeleri için yüreklendiriyordu. | Open Subtitles | التي هي تشجيع الأزواج لزوجاتهم المشاركة في أنشطة خارج نطاق الزواج |
| Bizler onları abileri, kocaları babaları gibiyiz... | Open Subtitles | ، نحن مثل إخوتهم . . أو الآباء ، الأزواج |
| kocaları da ya çok yaşlılar ya da ereksiyon olmaya vakitleri yok. | Open Subtitles | و ازواجهن إما كبار في السن أو مشغولون للغايه ليشعروا بالإثاره. |
| kocaları onun için milyonları bıraktılar. | Open Subtitles | أزواجها الراحلون الذين تركوا لها الملاين |
| Senelerce burada çalışan insanların çocukları, kocaları, karıları, babaları, anneleri. | Open Subtitles | أبناء وأزواج وزوجات وآباء وأمهات الناس الذين عملوا هنا لسنين. |
| Çünkü diğer feministlerin kocaları onlara izin vermiyor. | Open Subtitles | لأن لا أحد من رجالهن سيسمح لهم بذلك |