| Bir kaç sayfayı işaretledim. Kent konseyine karşı yardımı olabileceğini düşündüm. | Open Subtitles | لقد حددت بعض الصفحات الى يمكن ان تستخدمها ضد مجلس المدينه |
| Aslında, başkanlık konseyine atanmamı o sağladı. | Open Subtitles | في الحقيقة إنه السبب في تعييني في مجلس الرئاسة |
| Başkan, onu öğrenci konseyine alabilir misin? | Open Subtitles | أيها الرئيس , هل تسمح له بالدخول إلى مجلس الطلاب ؟ |
| Yarın sabah kasaba konseyine gidip kararımızı değiştiririz. Hallederiz bu işi. | Open Subtitles | سنذهب لمجلس البلدة صباح الغد ونتراجع عن موقفنا, وهكذا يتنهي الأمر |
| Hey, birden popüler oldum. Belki şehir konseyine adaylığımı koyarım. | Open Subtitles | فجأة أصبحت مشهوراً، ربما أقوم بترشيح نفسي لمجلس المدينة |
| Pekala, kasaba konseyine acil durum çağırısı yapar, onaylanmasını sağlarız. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، لذا نحن سندعو إلى عقد جلسة طارئة للمجلس البلدي ونصدقه |
| Birkaç yıl sonra, konseyine buğday fiyatlarını iki katına çıkarmasını ve protesto eden herkesi hapse atılmasını emredecek. | Open Subtitles | في غضون سنوات قليلة ،سيأمر مجلسه بمضاعفة سعر القمح ورمي كل من يحتج في السجن. |
| Kabile konseyine geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim. | Open Subtitles | شكراً لكم جميعاً على حضوركم إلى مجلس القبيلة |
| Hadi doğrudan kent konseyine gidelim ve bize para verip veremeyeceklerini soralım. | Open Subtitles | دعينا نذهب الى مجلس المدينه مباشرة ونطلب منهم المال |
| Bu kampanya miting ile sadece... ortaokul konseyine başkan seçersin. | Open Subtitles | هذا ليس حتى مسيرة حملة انتخابية لمتعهد مجلس طلبة الإعدادية المالي |
| Alfa konseyine onun kellesini vadettik. | Open Subtitles | قد وعدنا مجلس الالفات ان نضع رأسه على رمح |
| Neden konuyu direkt Alfa konseyine bildirmiyoruz? | Open Subtitles | لما لايمكننا ان نكشف هذا امام مجلس الالفات فحسب؟ |
| Bir kere şehir konseyine girdim mi herkes cebime bir şeyler koymak isteyecek. | Open Subtitles | بمجرد أن تصبح في مجلس المدينة، سيرغب الجميع بوضع شيء في جيبك |
| Belediye konseyine oynuyorum. | Open Subtitles | انني اخوض المعركة الانتخابية لمجلس المدينة |
| Yeni kurulmuş Birleşmiş Milletler'in Güvenlik konseyine ilk krizi İran sundu. | Open Subtitles | قدّمت إيران لمجلس الأمن التابع لمنظمة الأمم المتحدة المؤسسة حديثًا أولى الأزمات لمناقشتها |
| Bu kilise konseyine bağlı, yani biraz zaman alacak. | Open Subtitles | متروك لمجلس الكنيسة لذلك سوف يسغرق الامر بعض الوقت. |
| Lordun, Shogun konseyine katılırsa halımızın başına gelecek felaketi biliyorsun! | Open Subtitles | إذا إنضم لمجلس الشوجون... ستكون كارثة للشعب وأنت تعلم هذا |
| Meksika Gıda konseyine göre 2 yıl önce son kullanma tarihi geçmiş. | Open Subtitles | ...وفقًا لمجلس الغذاء المكسيكي فقد انتهت صلاحيتها منذ سنتين |
| Seni Soldado'nun yüksek konseyine sokmanın bir yolunu buldum. | Open Subtitles | لقد حصلت على ما هو مطلوب بالضبط لدخولك للمجلس الأعلى لمنظمة جنود الأمة. |
| Sana Soldado Nation konseyine gitmen için giriş bileti ayarladım. | Open Subtitles | "لقد حصلت على ما هو مطلوب بالضبط ، لدخولك للمجلس الأعلى لمنظمة جنود الأمة." |
| Liderin kendi yönetici konseyine niye saldırdığını hâlâ anlayamıyorum. | Open Subtitles | لازلت لا افهم لماذا يقتل القائد كل رجال مجلسه |
| Şura konseyine, Suudi kadınlara karşı olan yasağı kaldırmak için bir dilekçe gönderdik. Ve buna inanan yaklaşık olarak 3,500 kadar vatandaş vardı ve dilekçeyi imzaladılar. | TED | وقمنا بإرسال إلتماس إلى مجلس الشورى من أجل أن يرفعوا هذا الحظر عن النساء السعوديات، وكان هناك حوالي 3،500 مواطن من الذين آمنوا بهذا الأمر ووقعوا على تلك العريضة. |