| Biz ona Kontes'in yerini işaret edeceğiz ve yolundan çekileceğiz. | Open Subtitles | نحن فقط سندلها على مكان الكونتيسة و نبتعد عن الطريق. | 
| O'na Kontes'in aniden ayrıldığını ve tüm değerli eşyalarını da yanına aldığını söyle. | Open Subtitles | قل له أن الكونتيسة غادرت علي عجل حاملة كل مجوهراتها معها | 
| Kontes'in parfümü beni boğuyor. Bir an bile dayanamam artık. | Open Subtitles | عطر الكونتيسة توتنلوت خنقي ليس للحظة أطول | 
| Kontes'in iyi bir patron bulmasına çok sevindim. | Open Subtitles | أنا مسرور جداً لأن الكونتيسة قد وجدت رئيس عمل جيد | 
| Cehennemin sesi atlı arabadaki Kontes'in kulağında uğulduyordu. | Open Subtitles | صوت الجحيم الذي إنطلق خارج عربتها | 
| Ki bu zindan, Kontes'in her gece duyulan beyhude ağıtlarının ve gözyaşlarının ev sahibidir. | Open Subtitles | الذى ينبعث منه صراخ وأنين الكونتيسة المُحبط ويمكن سماعه ليلة بعد ليلة | 
| Artık Kontes'in suçlarını gizli tutamam. | Open Subtitles | لا يمكننى بعد الآن أن أبق على جرائم قتل الكونتيسة كسر | 
| Düzenli olarak Kontes'in salonuna gelip ondan büyülenmis gibi gözüküyormus. | Open Subtitles | كانت تحضر بانتظام الى صالون الكونتيسة, ويبدو أنها كانت مأخوذة بها | 
| Kontes'in genç kadini kaçirip özel odasina gizlemesine izin veremeyiz. | Open Subtitles | يجب علينا عدم ترك الكونتيسة تخطف الفتيات تختطفهم بعيداً إلى مخدعها. | 
| Iris de bu işin anahtarı kimse Kontes'in yanına onun kadar yaklaşamaz. | Open Subtitles | و أيريس هي المفتاح لا أحد يقترب من الكونتيسة أكثر منها | 
| Birkaç hafta önce Kontes'in çocukları için o genç çifte yaptıklarını duymuştum ama buna zerre kadar inanmamıştım. | Open Subtitles | لذلك الثنائي العصري قبل عدة أسابيع, حول كيف كنتي مستعدة لقتل أطفال الكونتيسة, لكنني ظننت | 
| Ayrıca Kontes'in boğazımı kesmesinin an meselesi olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | و فوق ذلك, بمعرفة الكونتيسة, انها مجرد مسألة وقت قبل أن تشق حلقي. | 
| Bu gece Kontes'in yıllar önce dövüştüğü cadıyla aynı kişi olduğunu öğrenme şansı olacak. | Open Subtitles | سيكون لديك فرصة هذه الليلة الخاصة بك لمعرفة ما إذا كان الكونتيسة هو نفس ساحرة كنت قاتل قبل كل تلك السنوات. | 
| Kontes'in elinde... ..ve onu kurban etmek için hazırlıyor... ama sen bunları zaten biliyordun değil mi? | Open Subtitles | انه مع الكونتيسة وتقوم بتحضيره من اجل القربان لكنكِ كنت تعلمين كل هذا , الست كذلك؟ | 
| Kontes'in kendisi bana bütün diğer püritenlerden önce Cotton'ı öldüreceğini söylemişti. | Open Subtitles | لقد اخبرتني الكونتيسة بنفسها أنها ستقتل كوتون قبل البروتستانتين كلهم | 
| Kontes'in burasıyla ilgisini kesmek için hepimize ihtiyaç var. | Open Subtitles | نحن بحاجة لجميعنا اذا كنا سننهي قبضة الكونتيسة على هذا المكان, | 
| Kontes'in pahalı zevkleri var. | Open Subtitles | الكونتيسة لديها الأذواق مكلفة. | 
| Kontes'in sigilleri filan yoktu, degil mi? | Open Subtitles | الكونتيسة ليس لديها أي نتوء, أليس كذلك؟ | 
| Cehennemin sesi atlı arabadaki Kontes'in kulağında uğulduyordu. | Open Subtitles | صوت الجحيم الذي إنطلق خارج عربتها | 
| Cehennemin sesi atlı arabadaki Kontes'in kulağında uğulduyordu. | Open Subtitles | صوت الجحيم الذي إنطلق خارج عربتها |