| - Josh, teknik olarak konuşabildiğim tek kişisin. | Open Subtitles | جوش , أنت , حرفيا , الشخص الوحيد الذي أستطيع التحدث معه |
| Ben ahlaksız bir şirket için çalışıyorum ve ölü gözlü olmaktan nefret ediyorum amına koyayım, anoreksik bir kocakarı konuşabildiğim tek insan. | Open Subtitles | انا اعمل لشركة لعينه وانا امارس جنس الكراهيه مع عجوز بقهم عصبي وهي الشخص الوحيد الذي استطيع التحدث معه |
| Tüm bu süre zarfında, bu konuları konuşabildiğim tek insan... | Open Subtitles | -ماذا؟ طوال الوقت الشخص الوحيد الذي كنت قادرة على التحدث معه عن أي من هذا.. |
| Bazen tek konuşabildiğim insanın sen olduğunu düşünüyorum, LJ. | Open Subtitles | احيانا اعتقد انك الانسان الوحيد الذى استطيع ان اتكلم معه, "ال جى". |
| Bazen tek konuşabildiğim insanın sen olduğunu düşünüyorum, LJ. | Open Subtitles | احيانا اعتقد انك الانسان الوحيد الذى استطيع ان اتكلم معه, "ال جى". |
| İçinde benim de artık konuşabildiğim bir ses bulacaksın. | Open Subtitles | ...ستجدين صوتاً جديداً بداخلكِ يمكننى الآن التحدث معه |