| Neden sen ve ben biraz yürüyüp bunu konuşmuyoruz. Yalnız? | Open Subtitles | لماذا لا نتمشى قليلا و نتحدث عن هذا الامر بمفردنا |
| Neden şimdi, muhabbetin öpücük kısmını dile getirmenin asıl nedeni hakkında konuşmuyoruz? | Open Subtitles | لِمَ لا نتحدث على السبب الحقيقي الذي جعل تلك القبّلة تغضبك ؟ |
| Erkek arkadaşım ve ben çok genciz ve evlilik hakkında falan konuşmuyoruz. | Open Subtitles | تَعْرفُين، خليلي وأنا شابين جداً ولا نتحدث حول الزواجِ. واسم خليلك رحيم؟ |
| Bu sorunu doğru düzgün konuşmuyoruz bile. | TED | جزء من هذه الخيبة أننا لا نتكلم حتى عن الأمر بالقدر الكافي. |
| Burada eski sevgilinden konuşmuyoruz. Seçimlere benimle giren birinden konuşuyoruz. | Open Subtitles | نحن لا نتحدث عن حبيبتك السابقة بل عن زميلتي بالترشيح |
| Önceden babamın minik kızıydım ama artık hiç konuşmuyoruz. - Öyle mi? | Open Subtitles | أعتدت أن أكون فتاة أبي الصغيرة لكن نحن لا نتحدث بعد الأن |
| 'Farece' konuşmuyoruz tabi ki. Bunun yerine bir mandalımız var. Hayvan eğitimlerinde standart bir yöntem ki onu şurada görüyorsunuz. | TED | نحن لا نتحدث بلغة الجرذان، ولكن لدينا الطقاقه، طريقة قياسية لتدريب الحيوانات، الذي تراه هناك. |
| Çünkü bu ülkelerdeki insanlarla hiçbir zaman konuşmuyoruz. | TED | لاننا لم نتحدث مطلقا مع الناس في تلك الدول |
| Gençlerin karman çorman hissetmesinin normal olduğunu biliyoruz, o zaman neden hamilelik hakkında normal bir şekilde konuşmuyoruz? | TED | ونحن نعلم أن من الطبيعي أن يشعر المراهقون بالارتباك، إذًا لماذا لا نتحدث عن الحمل بنفس الطريقة؟ |
| O zaman biz neden bunu konuşmuyoruz? | TED | لقد تمّت روايتها، قولها، لم لا نتحدث عنها؟ |
| Aynı dili konuşmuyoruz. Ne demek istediğinizi anlamıyorum. | Open Subtitles | . نحن لا نتحدث نفس اللغة لا أعرف ماذا تقصد |
| Elbette, Dr. Philmore, salgın hastalık hakkında konuşmuyoruz. | Open Subtitles | أنفلوانزا وبائيه من المؤكد يا دكتور فيلمور اننا لا نتحدث عن وباء الأنفلوانزا |
| Neden Ramon yokken konuşmuyoruz? | Open Subtitles | لم َ لا نتحدث عندما يكون رامون ليس هنا ? |
| Yıllardır konuşmuyoruz, ama bu benim kadar senin de suçun. | Open Subtitles | لم نتحدث لسنوات, وهذا ماتفعليه كما أفعل أنا |
| O benim kuzenim. Onunla kavga ettik ve artı k konuşmuyoruz. | Open Subtitles | إنها إبنة عمى,نحن بيننا مشاكل, ولا نتحدث فى أماكن عامة |
| Ama yeniden giriş ile ilgili hastalık gibi diğer travmatik deneyimler bağlamında bu kadar çok konuşmuyoruz. | TED | ولكن لا نتكلم عنها بالقدر الكافي في سياق أنواع أخرى من خوض الصدمات، مثل الإصابة بمرضٍ ما. |
| Hayır anlamıyorsun. Biz aynı dili konuşmuyoruz. | Open Subtitles | لا ، أنت لا تفهم إننا لا نتكلم نفس اللغة |
| Bazen rast geliyoruz ama konuşuyoruz, ama pekâlâ, aslında hiç konuşmuyoruz. | Open Subtitles | ... فكما تعلم إن مساراتنا تتقاطع ...نحن نتحدّث أحياناً ، لكن |
| - Yemek konuşmuyoruz şu anda. - Kan hayattır, kafasız. | Open Subtitles | نحن لا نناقش العشاء الآن الدماء هي الحياة يا غبي |
| Neden bir kahve arası verip bu konuyu konuşmuyoruz. | Open Subtitles | لماذا لانذهب لتناول كاس من القهوة ونتحدث بخصوص ذلك ؟ |
| Dördümüz, beraber vakit geçiriyoruz ama gerçek anlamda hiç konuşmuyoruz. | Open Subtitles | نحن الأربعة، نخرج كثيرا لكنّنا لا نتكلّم مع بعضنا بحق |
| Yıllardır konuşmuyoruz, ama herhalde orada kalabilirim. | Open Subtitles | لم أتحدث معها منذ سنوا و لكن احتمال أن أقيم هناك |
| Sen seçimlerimi küçük görüyorsun, ben sana kızıyorum ve dört sene konuşmuyoruz. | Open Subtitles | أنت تستخف باختياراتي,أنا أغضب منك ولا نتحادث لأربع سنوات |
| Neden önce biraz konuşmuyoruz? | Open Subtitles | لماذا نَتكلّمَ اولا؟ |
| - Üzgünüm. Aynı dili konuşmuyoruz. | Open Subtitles | - أنا آسفه لا أتكلم لغة المعجبين |
| Neden fırtınanın ortasında Yılbaşı arefesinde buraya gelmenin gerçek nedenini konuşmuyoruz? | Open Subtitles | ...لما لانتكلم عن السبب الحقيقى ...لمجيئكِ هنا فى عشية العيد فى هذه العاصفة؟ |
| Sanırım artık çocuk hastanesinden konuşmuyoruz değil mi? | Open Subtitles | لذا نحن لَمْ نَعُدْ نَتكلّمُ حول مستشفى الأطفالَ؟ |
| - Niye telefon açıp konuşmuyoruz hiç anlamıyorum. | Open Subtitles | لم لا نستطيع أن ترفع الهاتف ونتكلم بكلام يفر بي |
| Neden iş başına dönüp senin çok parlak geleceğini konuşmuyoruz? | Open Subtitles | لم لا نعود لجدول الأعمال ونناقش مستقبلك اللامع؟ |
| - Evet. Cheryl, o insanlarla konuşmuyoruz. | Open Subtitles | شيريل), نحنُ لانتحدث مع هؤلاء الناس){\pos(190,190)} |