| Ya düşündüğün kadar mutsuz değilsin ya da acayip korkak ve zayıf karakterlisin ve kendine nasıl bakacağını bilmiyorsun. | Open Subtitles | اما انك لست غير سعيد كما تظن او انك جبان و ضعيف و لا تعرف كيف تعتني بنفسك علىالاطلاق |
| Gilly bir korkak ve Rodcocker da bir zaman yolcusu. | Open Subtitles | أعني, إن "جيلي" جبان و "رودكوكر" هو متنقل عبر الزمان |
| korkak ve kahraman kelimelerinin anlamı düşündüğün kadar basit değil. | Open Subtitles | هنالك معانٍ كثير لكلمتيّ "جبان" و"بطل" أكثر ممّا تتخيّل. |
| Bir korkak ve iki yüzlü olduğum için üzgün olduğumu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | إنى أعترف إليك أنى سئمت كونى منافقاً وجبان |
| O bir korkak ve hırsız. | Open Subtitles | أنه فقط سارق وجبان |
| Aptal, basiretsiz, korkak ve bencil biriyim. | Open Subtitles | . غبي , ضعيف و جبان . لقد أهتممت فقط بنفسي |
| Tacı uzun zamandır bir korkak ve aptal takıyordu. | Open Subtitles | كان لدينا قائدٌ جبان و غبي لوقتٍ طويل |
| Bir korkak ve yalancısın dedim. | Open Subtitles | قلت أنت جبان و كاذب |
| korkak ve itaatsiz. | Open Subtitles | لقد كان جبان و مُتمرد. |
| Kendisi yalancı, korkak ve ikiyüzlü biri. | Open Subtitles | كما أنه كاذب و جبان و منافق |
| Kendisi yalancı, korkak ve ikiyüzlü biri. | Open Subtitles | كما أنه كاذب و جبان و منافق |
| Ve bir korkak ve soykırımcı. | Open Subtitles | وقاتل محترف وجبان |
| Üstelik korkak ve ödleğim. | Open Subtitles | وأيضاً خائف وجبان |