"koruyacak" - Translation from Turkish to Arabic

    • لحماية
        
    • حماية
        
    • يحمي
        
    • سيحمي
        
    • بحماية
        
    • يحمينا
        
    • يحميك
        
    • يحميني
        
    • ستحمي
        
    • بحمايتك
        
    • لحمايته
        
    • لحمايتك
        
    • سيحميك
        
    • سيحميني
        
    • حمايتك
        
    Araştırma ekibimizi ve yakındaki topluluğu koruyacak yeni güvenlik protokolleri geliştirdik. TED وقمنا بتطوير بروتوكولات جديدة للسلامة لحماية فريق بحثنا وكل من حولنا.
    Müttefiklere ihtiyâcın var. O parayı koruyacak adamlara ihtiyâcın var. Open Subtitles تحتاج الأحزاب ، والناس الذين لديهم اهتمام في مجال حماية
    Önemli olan senin kiliseyle ve hükûmetle olan bağını koruyacak olması. Open Subtitles المهم هنا أن هذا الأمر يحمي علاقتك بكلّ من الكنيسة والحكومة.
    Evet, evet ama seyahatiniz esnasında siz kuzuları kim koruyacak? Open Subtitles أجل أجل أجل لكن من سيحمي الخراف في رحلتها ؟
    Dışıda gördüğünüz o büyük kalkan, onu koruyacak olan ısı kalkanı o. TED ذلك الدرع الكبير الذي ترونه في الخارج، هو الدرع الحراري الذي سيقوم بحماية المركبة.
    Tanrı tarafından seçildik. Bizi koruyacak. Open Subtitles لقد تم أختيارنا بواسطة الله سوف يحمينا , لقد كلفنا
    Seni dünyadan koruyacak biri ile büyümeyince zorla hayatta nasıl kalınacağını öğreniyorsun. Open Subtitles أعتقد أن النشأة بدون شخص يحميك من العالم تدفعك لتعلّم كيفية النجاة فيه.
    Orada yapacağım şey, birazcık tehlikeli olabilir, beni koruyacak birine ihtiyacım var. Open Subtitles ما أفعله هناك قد يكون خطيراً و أحتاج من يحميني حارس شخصي
    Birliğin hiç bir eyaletinde kamuyu, uyanışçıların histerik saldırılarından koruyacak bir kanun yok. Open Subtitles لا يوجد قانون واحد في أي ولايات في الاتحاد لحماية الجمهور من هجمة هستيرية من الصحوة
    Bu şehirleri birbirine bağlamak için yollara Picketwire nehrinin sularını tutmak için barajlara ve her ne kadar güçsüz olursa olsun, her kadın ve erkeğin haklarını koruyacak bir eyalete ihtiyacımız var. Open Subtitles ونحتاج إلى طرق للانضمام تلك المدن، والسدود لتخزين ما يصل في مياه بيك تاور ونحن بحاجة الدولة لحماية حقوق
    Kurbanları yeterince koruyacak ve suçluları cezalandıracak yasaların yetersizliği. TED قلة التشريعات والقوانين التى توفر حماية كافية للضحايا ومعاقبة الجناة
    Şiddet ve suçun olmasının nedenlerinden biri de siyasal yozlaşma ve vatandaşları koruyacak merkezi hükûmetlerin eksikliğidir. TED كما أن أحد الأسباب في وجود العنف والجريمة هناك هو الفساد السياسي وتقصير الحكومات المركزية في حماية مواطنيها،
    Kendi insanlarını koruyacak ve inançlı insanların dualarına cevap verecektir. TED وهو يحمي أتباعه, ويجيب دعاء المؤمنين به.
    Tanrı bizi koruyacak ve günahkârlar cezalandırılacak. Open Subtitles سيحمي الرب أتباعه، أما الأشرار فمآلهم العقاب
    Artık erkek, yavrularını yuvayı terkedene dek koruyacak. Open Subtitles سوف يقوم الأن بحماية الصغار لمدة يومان .حتى يغادروا العش
    Genlerimizi modifiye etmek bizleri radyasyondan koruyacak bir cilt sağlayacak. Open Subtitles تعديل جيناتنا قد يمنحنا جلداً يحمينا من الإشعاع
    Tamam, ne istersen yap ama sana tavsiyem, o buluşmalara seni koruyacak biri olmadan gitme. Open Subtitles أسمع، أفعل أياً كان تريده، لكني أنصحك بأن لا تذهب إلى ذلك الأجتماع بدون أيّ أحد يحميك. أجل، حسناً، بالطبع سوف تقول هذا.
    Kendini Yugoslav Halk Ordusu tarafından korunduğunu düşün. Ama beni senden kim koruyacak? Open Subtitles اعتبري نفسك تحت حماية من قبل الجيش الشعبي اليوغوسلافي. ولكن من الذي سوف يحميني منك؟
    Düşünce, bilginin cansuyu olduğu ve insanları güvende tutacak ve koruyacak şey olduğuydu. TED كانت هي أن المعلومة هي شريان الحياة، أنها هي من ستحمي الناس وتبقيهم آمنين.
    Ordaki avluda bir anlaşmazlık var, ve seni burda koruyacak kimse yok. Open Subtitles يبدو أن هناك القليل من الشقاق بالساحة ولا يوجد أحد ليقوم بحمايتك
    Karmaşık yaşama yuva olabilmek için her gezegenin sıvı hâlde suya çabuk tükenmeyecek bir güneşe ve onu meteoritlerden koruyacak dev bir komşuya ihtiyacı vardır. Open Subtitles أي كوكب يجب أن يكون موطناً لحياة معقدة يحتاج ماءً سائلاً، وشمساً لا تحرقه سريعاً، وجاراً عملاقاً لحمايته من النيازك.
    Bu giysi seni sıcaktan, basınçtan ve nükleer radyasyondan koruyacak Open Subtitles البدلة صُممت لحمايتك . من الحرارة و ضغط و الإشعاع
    Ama araştırmalar ayrıca sizi yüzde 100 koruyacak hiçbir şeyin olmadığını gösteriyor. TED لكن الأبحاث تظهر كذلك أنه ليس هناك أي شيء سيحميك بنسبة 100 في المئة.
    Senin pisliğini temizlediğimde peki beni kim koruyacak? Open Subtitles إذاً من سيحميني حتى أقوم بتنظيف كل هذه الفوضى ؟
    Ayrıca sizi gece boyunca koruyacak biri de yok. Open Subtitles بالإضافة إلى أنه لا يوجد أي شخص هنا ليتولى حمايتك ليلاً على أية حال

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more