| Ne de olsa büyük kovalar küçük olanlardan daha çok yağmur toplar. | Open Subtitles | تلتقط الدلاء الكبيرة أمطار أكثر من تلك الصغيرة |
| Bazı konserlerde sahnenin her iki yanına da kovalar koyduk. | Open Subtitles | لقد كان الدلاء لكلا طرفي على خشبة المسرح من خلال بعض من يظهر. |
| kovalar köpeğimiz Tapioca nın, geçen bahar depresyona girip metal yemeye başlamasından sonra delik deşik olmuşlardı. | Open Subtitles | الدلاء كانت تحمل علامات عضّ، من الربيع ..الماضي لأنّ كلبنا شعر تابيوكا بالإكتئاب .. فبدأ بأكل المعدن .. |
| O polisler herkesi kovalar. | Open Subtitles | اللعنة على رجال الشرطة انهم يطاردون اى شىء. |
| O polisler herkesi kovalar. | Open Subtitles | اللعنة على رجال الشرطة انهم يطاردون اى شىء. |
| Köylüler bağırarak ellerinde süpürgelerle sinekleri kovalar. | Open Subtitles | ...وهم يطاردون هذا الذباب أسفل الطريق ويضربونها بالمكانس |
| Duvardaki kapaktan her 24 saatte bir kovalar değiştirilecek. | Open Subtitles | "هناك فتحة في الباب" "ستستبدل الدلاء كل 24 ساعة" |
| kovalar nerede patron? | Open Subtitles | أين هي الدلاء أيها الرئيس؟ |
| - Erkekler kızları kovalar! | Open Subtitles | ! الفتيان يطاردون الفتيات |