| Dedim ki Federal İletişim Komisyonuna gideceğim ve işimden kamu yayın lisansı sahibi olan sizin tarafınızdan kovulduğumu bildireceğim yayında halka yalan söylemeyi red ettiğim için. | Open Subtitles | وسأقدم تقريرا بأنني طردت من وظيفتي بواسطتك الترخيص لتلك الموجات الهوائية العامّة لأنني رفضت الكذب على الناس على الهواء. |
| Haklısın, sana kovulduğumu söylemem gerekirdi ama endişelenmeni istemedim. | Open Subtitles | كنت اريد ان اقول لك انني طردت اعترف بهذا لكن لم اردك ان تقلقي |
| Çünkü size kovulduğumu söylemekten korktum. | Open Subtitles | أعتقد أنني كنت خائفة أن أقول لكم أنني قد طردت |
| İçki yüzünden kovulduğumu öğrenirse, beni suçlar! | Open Subtitles | إن عرفت أني فُصلت بسبب الشرب، ستلومني! |
| Ona kovulduğumu söyleme. | Open Subtitles | لا تخبريها أني فُصلت |
| Sözleşmemde garip bir şey buldum ve neden kovulduğumu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | وجدت بنداً غريباً في عقدي وأود أن أعلم إن تم طردي |
| Belki de insanlar gizliden gizliye kovulduğumu düşünüyorlardı. Bilmiyorum. | Open Subtitles | انا لا اعلم ربما الناس ظنت انى تم طردى سراً انا لا اعلم |
| Birkaç hafta içinde, kovulduğumu ve evi satmayacağımızı söyleyeceğim. | Open Subtitles | بعد عدة اسابيع, سأخبره سنحتفظ بالمنزل لأنني طردت من العمل، |
| Şimdi de Dairy Queens'den kovulduğumu buldu. | Open Subtitles | والآن يكتشف كيف طردت من 8 مطاعم 'من سلسلة مطاعم 'ديري كوين. |
| Şimdi de Dairy Queens'den neden kovulduğumu buldu. | Open Subtitles | 'والآن يكتشف لماذا طردت من المطاعم الثمانية لـ'ديري كوين. |
| Sana daha şimdi kovulduğumu söylemedim mi ben? Seninse bana sorduğun ilk şey ise.. | Open Subtitles | ،لقد أخبرتك للتو أنني طردت .. وأول شيء تطلبه |
| Aslında bu kararı beraber almadık çünkü kovulduğumu karıma söylemedim. | Open Subtitles | لم نقرر بالحقيقة سوياً لأنني لم أقل لزوجتي أنني طردت من العمل |
| Sırf kovulduğumu anlamasın diye hasta kardeşini okula gönderen türde bir insan mıydım ben? | Open Subtitles | هل كنت من ذلك النوع الذي سيعيد أخته المريضه إلى الجامعه فقط ليمنعها بمعرفة أنني طردت ؟ |
| O yüzden senin, benim dosyamı açıp hırsızlıktan ve/veya milletin takım taklavatını ellemekten kovulduğumu yazman lazım. | Open Subtitles | لذا سأريد منك أن تدخل ملفي وتكتب أنني طردت بسبب السرقة و/أو لمس الأقضبة |
| Oh, uh, Pardon anlamadım. kovulduğumu zannediyordum. | Open Subtitles | معذره ، اعتقد اننى قد طردت |
| İnsanların ne konuştuğunu duydum, ve onlar yapamadığım için kovulduğumu düşünüyorlar. | Open Subtitles | سمعت الناس هنا يتحدثون، ويقولون أنه تم طردي لأنني لم أستطع مواجهة الضغوطات. |
| Lauren komşuların kovulduğumu bilmesini istemiyor. | Open Subtitles | (لورين) لا تريد أن يعلم الجار بأنه تم طردي |
| Ailem neden kovulduğumu öğrendiğinde yerin dibine geçti. | Open Subtitles | عندما سمعت عائلتى لماذا تم طردى, لقد كانوا خجولين للغاية. |