| Şimdi son parçayı yerine koyacağız ve her bir tutukluyu Belle Rêve'den kaçıracağız. | Open Subtitles | الآن نضع القطع النهائية في المكان لخرق كلّ شخص مخادع خارج بيل ريف |
| Soruşturmamız bitene kadar seni çıkış yasağı olanlar listesine koyacağız. | Open Subtitles | سوف نضع على لائحة عدم السماح بالسفر حتى ينتهي التحقيق |
| Saati çiçeğin altına koyacağız Parayı da kemanın içine | Open Subtitles | أنظر .. الساعه سنضعها تحت وعاء الزهور و النقود سنضعها فى الكمان |
| Bunu havuzumuza koyacağız. Bak o zaman nasıl sonuç verecek. | Open Subtitles | سنضعها في بركة السباحة و سوف ترى النتائج |
| Herkesden öneriler alacağız ve genel olarak hemfikir olduğumuz bir şeyi kapsüle koyacağız. | Open Subtitles | سنستمع إلى الآراء من الجميع وكل شيء نوافق عليه سنضعه في الكبسولة الزمنية |
| Ne zaman salak bir şey söylersen kavanoza beş sent koyacağız. | Open Subtitles | كلّ مرة تتفوّه بشيء غبي ستضع عملة نيكل في تلك الجرّة |
| Cihazı duvarın arkasındaki ofise koyacağız ve öğrencinin hareketlerini monitörleyeceğiz. | TED | وسوف نضع الجهاز في المكتب الآخر خلف الجدار، وسوف نقوم بمراقبته بينما يتحرك. |
| Tam salonun burasına insanlar ve hayvanlar oynasınlar diye kum bahçesi koyacağız. | Open Subtitles | سوف نضع صندوق رملي كبير في وسط الصالون كي يستطيع الناس والحيوانات اللعب فليكن |
| Sonra, dışarıya kocaman bir kafes koyacağız ki... kuşlar, kertenkeleler ve Bongo kalabilsinler. | Open Subtitles | وفي الخارج سوف نضع قفص كبير للطيور كي تقضي الطيور والزواحف وبونجو الوقت هناك |
| Peki damla tablasını, bent kapağını ve rezervuarı nereye koyacağız? | Open Subtitles | أرني كيف نضع القطارة الحوض، و الخزان المرتفع |
| Parayı güvenli emanet kasasına koyacağız, sen de telefonu alacaksın. | Open Subtitles | سوف نضع المال فى وضيعه امانه ثم سوف تحصل على الهاتف |
| Tamam, onu balkona koyacağız, talepleri yerine getirir, ama onu etraftan uzak tutar. Bu, şu an yapabileceğimizin en iyisi. | Open Subtitles | حسناً، سنضعها في الأعلى في الشرفة نفي بالطلبات، لكن أبقها بعيدة |
| Bir daha iyi bir fikrin olursa şapkaya koyacağız. | Open Subtitles | حسناً، في المرة المقبلة التي تملك فيها فكرة جيدة سنضعها في قبعة |
| - İlginç. - Sanırım şimdilik kasaya koyacağız. | Open Subtitles | أعتقد أننا سنضعها في القبو بالوقت الراهن. |
| O zaman, onları yaşam kapsülüne koyacağız. Evi kendi kendilerine bulsunlar. | Open Subtitles | حسناً, إذاً, سنضعه في في مركبة نجاة و نتركه يجد طريقه للبيت بنفسه |
| Oturma odasına yemek masası koyacağız, ha? | Open Subtitles | -حقاً ؟ ستضع طاولة الطعام في غرفة المعيشة ؟ |
| Pasaportu güvenli hale gelir gelmez, onu Hong Kong'a giden ilk uçağa koyacağız. | Open Subtitles | سوف نضعها في أول رحلة إلى هونغ كونغ حالما يصبح جواز سفرها جاهزًا |
| Parti bitene kadar seni emin bir yere koyacağız. | Open Subtitles | نحن فقط سنضعك فى مكان امن حتى تنتهى الحفله |
| Bunu çalıştıracağız Negatif basınç testi tekrarlayın. Fakat onu öldürme çizgisine koyacağız. Sondaj borusunda değil. | Open Subtitles | سنعيد اختبار الضغط السلبي هذا مرة أخرى، لكن سنجريه على أنبوب الضغط العالي وليس أنبوب الحفر. |
| İşleri yoluna koyacağız Güneş parlayacak | Open Subtitles | سنحسّن الأمور و ستشرق الشمس |
| Tam olarak 30 dakika. Her yarım saatte bir ters çevireceğiz. İşaret koyacağız. | Open Subtitles | بالضبط ثلاثون دقيقة، كل نصف ساعة سنقلبه بالمقلوب ونضع عليه علامة |
| Daha kalıcı bir şeyler bulana kadar onu misafirhaneye koyacağız. | Open Subtitles | نضعه في جناح الزوار حتى نعثر له على مكان دائم |
| Kız mı erkek mi olur, ne isim koyacağız onu konuşacağız. | Open Subtitles | سنتحدث حول ما إذا كان صبياً أو فتاة، أو ماذا سنسميه. |
| O gemiye 'el koyacağız'. Denizcilik terimi. | Open Subtitles | سنستولي علي تلك السفينة هو تعبير بحري أكثر من نسرق |
| Şimdi de içine biraz kimya koyacağız ve hücrede biraz kimya yapacağız. | TED | والآن سنضع الكيمياء بالداخل و نجرى بعض التفاعلات الكيميائية فى هذه الخلية. |
| Çanak antenleri tavanlara koyacağız. | Open Subtitles | سنستخدم هذه الصحون على سطح المبنى. |
| Onu tahta bir tabuta koyup şu köşeye koyacağız. | Open Subtitles | نحن ستعمل وضعوه في تابوت خشبي والوقوف عليه في الزاوية هناك. |