| Geçen gece oraya varmış olması lazımdı, Kriminal hulkuk ekibiyle. | Open Subtitles | يجب أنه غادر الليلة الماضية مع مجموعة الطب الشرعي الجنائي | 
| Hayır, Kriminal veri tabanında bulmadım. | Open Subtitles | كلا لم تخرج نتيجة في سجل البصمات الجنائي | 
| Global Kriminal Mahkemede bir düzine suçlunun yakalanmasına yardım etmiş. | Open Subtitles | ساعد بإدانة العديد من الجرائم في محكمة العدل الجنائية الدولية. | 
| Ordu Kriminal Soruşturma Komutanlığı yetkinin kendilerinde olduğunu iddia ediyor. | Open Subtitles | إنهم من قيادة التحقيقات الجنائية ويدعون أن القضية من إختصاصهم | 
| FBI'da Kriminal psikolog olarak çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا عالمة نفس جنائية في مكتب التحقيق الفيدرالي | 
| -Dâhi çocuk, New York Kriminal Laboratuarı'nın önünde taklit marka saat satıyordu. | Open Subtitles | أجل , فذلك العبقري يبيع ساعات مزيفة خارج معمل "نيو يورك" الجنائي | 
| Bana Kriminal Laboratuar'dan ulaşabilirsiniz. | Open Subtitles | هاكِ بطاقتي , يمكنكِ الإتصال بي بالمختبر الجنائي | 
| Demiryolu Polisi ve Sahil Güvenliği lazım. Bir günlüğüne ve Federal Kriminal Dairesi komutası altında. | Open Subtitles | ليوم واحد، تحت قيادة المكتب الفيدرالي للتحقيق الجنائي | 
| Aklıma gelmişken, o 2 milyon dolar da senin ailenin ismiyle Kriminal laboratuara bağışlandı. | Open Subtitles | أوه، نعم، و و2 مليون دولار. التي تبرعت بها إلى المعمل الجنائي باسم عائلتك. | 
| Kriminal. Ben kriminalden D.B. Russell. | Open Subtitles | أنا المحقق الجنائي دي بي راسل من مختبر الجرائم | 
| Şüphelinin, güncel Kriminal kayıt ve analizlerine dair dosya Seul'daki merkezden gönderildi bile. | Open Subtitles | ملفات المشتبه به السابقة و تحليل السجلات الجنائية تم تسليمها مسبقا إلى المقر الرئيسى فى سيول | 
| NCIS ve Global Kriminal Mahkeme için. | Open Subtitles | لشعبة التحقيقات الجنائية البحرية ومحكمة العدل الجنائية الدولية في لاهاي. | 
| Sınır istasyonlarında girilen veri Federal Kriminal Polis bilgisayarlarına iletilir. | Open Subtitles | المعلومات المُدخلة في محطات الحدود تنتقل إلى أجهزة الكمبيوتر التابعة للشرطة الجنائية الفيدرالية | 
| Kriminal Suçlar bölümünden YİK'e yükselmişsin. | Open Subtitles | شققت طريقك للأعلى خلال شُعبة الجرائم إلى أن رُقّيت لمركز العدالة الجنائية. | 
| Örtbas etmek Kriminal bir suç olmadığı için bölge savcısına haber vermek durumunda değilim. | Open Subtitles | التغطية ليست جريمةً جنائية ولست ملتزماً بإبلاغ المحامي | 
| Hızlıca Kriminal bir meseleye doğru gittiği için bundan sonrasını FBI'ın ele almasına izin vereceğim. | Open Subtitles | لأنها تصبح مسألة جنائية بشكل متسارع سأدع مكتب المباحث يتولى الأمر من هنا | 
| Bu adam zeki, yetenekli ve Kriminal açıdan gelişmiş. | Open Subtitles | متنبه بالكامل هذا الرجل ذكي واسع الحيلة و معقد اجراميا | 
| Araştırmamız sırasında, Kriminal veri tabanlarımızda ailevi bir eşleşme bulundu. | Open Subtitles | في تحقيقنا المختبر وجد دم مشابه للفتى في سجلنا الإجرامي | 
| Kriminal bir şey değil. Ama teşkilat bir öğrenirse kelleler gider. | Open Subtitles | لا شيء جنائي لكن إذا عرفها القسم ستطير الرؤوس | 
| Dünya çapında bir çok Kriminal şirkete başlangıç kredisi sağlıyorlar. | Open Subtitles | يقدمون المئات من المؤسسات الإجرامية حول العالم بقروض المشاريع الصغيرة | 
| Evet, Kriminal üniversitede tanıştık. | Open Subtitles | أجل,لقد تقابلنا فى الكليه الجنائيه | 
| Belki de, delilleri tahrip ettiğinizi, Kriminal bir komploya karıştığınızı, ve adaleti engellediğinizi kabul edeceğinizin farkına vardığınız içindir. | Open Subtitles | ربما لأنك أدركت أنك ستدان بتهمة طمس الحقائق, مؤامرة إجرامية وتدمير الأدلة. | 
| Kriminal labaratuarı yanmış kartan resmi elde etmeyi başardı, ama ismini belirleyemedik. | Open Subtitles | في الحقيقة، هو وُجِدَ في جيبِه. أعادَ مختبرُ الجريمةَ الصورةَ المُفَحَّمةَ، | 
| Kriminal bir olay üzerinde çalışırken, oldukça fazla notlar alır, ve her bir şeyin resmini de çeker. | Open Subtitles | نحن المعمليون عندما نعمل على قضية نأخذ ملحوظات مميزة في المشهد |