| Kafayı yiyorsun çünkü bu kasabada senin dışında herkes kumarı seviyor! | Open Subtitles | أنتي غاضبة لأن جميع من في المدينة يحب المقامرة عدا أنتي |
| Beni onlara poker ve kumarı çok seven bir kuzeni olarak tanıştırdı. | Open Subtitles | ستقدمني على أنني نسيبها المغترب الذي يعشق المقامرة ويود أن يتعلم البوكر |
| - Üç içkide yapabileceğime bahse girerim. - kumarı seviyor musun? | Open Subtitles | اراهنك اني استطيع ان افعلها في ثلاثة كؤوس تحبين المقامرة ؟ |
| Evlilikle kumarı birbirine karıştırma asla. Olasılıklar senin aleyhinde. | Open Subtitles | . أياك أن تخلط بين الزواج و القمار النسبة ليست في صالحك |
| kumarı bırakıp, uyuşturucu işine girersem, onları kaybederim. | Open Subtitles | و لكنهم لن يبقوا أصدقاء اذا عرفوا أننى أتاجر فى المخدرات بدلا من القمار |
| Soğuk duş etkisi yapmayan bir şey yaşamadıkça hiçbir erkek kumarı bırakamaz. | Open Subtitles | لن يتوقف أي رجل عن الرهان مالم تصبه سلسلة من الخسائر |
| - Tanrım! kumarı sever, kadınları sever, beni meşgul etme! | Open Subtitles | انه مثل المقامرة انه مثل المراة ,لا تزعجنى |
| Hayır, kumarı bıraktım, dostum Tamamen bıraktım. | Open Subtitles | كلاّ لقد توقفت عن المقامرة , لقد توقفت عن ذلك كله |
| kumarı sevenler için eşsiz bir mali hizmet sunuyorum. | Open Subtitles | أنا أقدم خدمة مالية فريدة من نوعها للرجال الذين يحبون المقامرة |
| kumarı bırak, iş bul, kiranı ödemeye başla. | Open Subtitles | توقف عن المقامرة ، واحصل على عمل واعطني ايجاري |
| Ama kumarı durdurdun ve sen gelmeden önce bu kesin bir durumdu. | Open Subtitles | ولكنك أوقفتَ المقامرة وقبل أن تأتين كان أمرًا مثبتًا |
| Paranı geri aldığında kumarı bırakman şartıyla. | Open Subtitles | عندما تسترد مالك تتوقف عن المقامرة |
| kumarı uzun zaman önce bıraktım... | Open Subtitles | لقد توقفت عن المقامرة منذ زمن طويل |
| kumarı bırakıp, uyuşturucu işine girersem, onları kaybederim. | Open Subtitles | و لكنهم لن يبقوا أصدقاء اذا عرفوا أنني أتاجر في المخدرات بدلا من القمار |
| İçkiyi, kumarı yada diğer iyi şeyleri bırakmak istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد التوقف عن القمار أو الشراب او أي من الأشاء الجيدة |
| Polislikten atılmış, kumarı seven bir babaya sahipsin. | Open Subtitles | لديك والد مطرود من قوات الشرطة يحب القمار |
| Ama mesela annem uyurken yatağını aleve vermek yahut garaj kumarı olayını polise ispiyonlamak gibi çok büyük şeyler yaptığımdaysa ince taraf devreye girerdi. | Open Subtitles | ولكن إذا قمت بفعل شنيع كأن قمت بإشعال النار في سريرها بينما كانت مستلقية أو قمت بالوشاية بها فيما يخص خاتم القمار الخاص بها |
| Ama böyle bir kumarı göze alamayız. | Open Subtitles | لكني لا أعتقد أننا يُمكننا خوض هذا الرهان |
| kumarı bıraktığına dair söylentiler duydum. | Open Subtitles | سمعتُ شائعات حول تركك للقمار |
| Tüm eyaletlerde online kumarı yasal hale getirmeye çalışan bir grup. | Open Subtitles | مجموعة تسعي لتعديل دستوري لشرعنة قمار الإنترنت في كافة الولايات الخمسين |
| Bu kumarı kaybettikleri ve neredeyse hiç balığın gelmediği yıllar olur. | Open Subtitles | هنالك سنوات تقامر الدّببة فيها بالفشل وبالكاد تظهر فيها الأسماك |
| Zaten kumarı bıraktım. Bir de hileyi bırakırsam geriye ne kalır ki? | Open Subtitles | لقد إنكفيت عن المراهنة سلفا إذا إنكفيت عن الغش ، فماذا سيتبقى لي؟ |
| Sevgilime son altı aydır Kumarbazlar Yardım Hattı'yla görüştüğümü söylüyordum kumarı bıraktığımı falan. | Open Subtitles | لقد أخبرت صديقتي بأني كنت مقامر مجهول الهوية منذ ستة أشهر وبأني قد تعافيت |
| kumarı bırakma programına katıldım. Bu kez ciddiyim. | Open Subtitles | وشاركت في برنامج مقامرة حقيقي هذه المرة |
| Bırakın Basanti'yle evlensin içkiyi ve kumarı derhal bırakacaktır. | Open Subtitles | فقط زوجيه من باسنتي... سوف يقلع عن الشراب والقمار في الحال... ... |
| - Gel hadi. - Bay Hughson kumarı sevmiyor. - Herkes kumarı sever, sen bile. | Open Subtitles | مستر هغسون ربما لا يحب المقامره كل أنسان يحب المقامره حتى أنت |