| Bu gece polis merkezine gelen gizemli çağrılara bakarsak sana düşen kısmı kurtarmışsın. | Open Subtitles | حسب المكالمات الغربية التي تلقتها الشرطة هذه الليلة، أظن أنك قد أنقذت حصتك. |
| Ektiğim domatesleri ezsen de bugün bir keçinin hayatını kurtarmışsın gibi arkadaşım. | Open Subtitles | شوّهتَ نبتة طماطم، لكن يبدو إليّ أنّك أنقذت ماعزة اليوم يا صديقي |
| Geçen sene bir otobüs dolusu çocuğu 3. seviye bir girdaptan kurtarmışsın. | Open Subtitles | هل أنقذت حقاً تلك الحافلة المدرسيّة من دوّامة من الدرجة الثالثة العام الماضي؟ |
| Önce dikkatlerini çekersin sonra bir mesaj ile vurursun, ve bum, bir ruhu daha kurtarmışsın. | Open Subtitles | تجذب إنتباههم .. ثم بعد ذلك نقدم لهم الرسالة وبذلك تكون قد انقذت روحا أخرى. |
| Hayatımı sen kurtarmışsın ve bunun için sana teşekkür etmenin bir yolunu bulacağım. | Open Subtitles | اعرف انك انقذت حياتي و سأجد طريقة لاشكرك |
| Bu sabah yangından bir adamı kurtarmışsın. | Open Subtitles | هل كل شي بخير ؟ لقد أنقذتي رجلاَ من الحريق هذا الصباح |
| Kadını hayat boyu cehennemden kurtarmışsın. | Open Subtitles | حسٌ, لقد أنقذتها من حياةٍ بائسة كانت ستعيشها معك |
| Keşi sen kurtarmışsın gibi yap ama ikimiz de kararın bana ait olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | لنزعم أنك أنقذتِ ذلك المدمن، لكن كلانا يعلم أن هذا كان بإرادتي |
| Her şey görüntülenmiş. Senmişsin. Hayatımı sen kurtarmışsın. | Open Subtitles | لديّ كلّ شيء على شريط مُسجّل، إنّكَ من أنقذت حياتي. |
| Boğulan bi çocuğumuzu kurtarmışsın. | Open Subtitles | لقد أنقذت صبي من عندنا من الغرق |
| Öyle anlatıyor ki, sanki hayatını kurtarmışsın. | Open Subtitles | يا لها من طريقة تقول بأنك أنقذت حياتها |
| Çocuğun gözlerini kurtarmışsın. Muhtemelen hayatını da. | Open Subtitles | انقذت نظر الفتى غالبا أنقذت حياته |
| Çocuğun gözlerini kurtarmışsın. Muhtemelen hayatını da. | Open Subtitles | انقذت نظر الفتى غالبا أنقذت حياته |
| Dünyayı kurtarmışsın falan. | Open Subtitles | إنّك أنقذت العالم وما إلى ذلك. |
| Dün akşam günü kurtarmışsın. | Open Subtitles | سمعت أنكِ أنقذت الموقف البارحة |
| Time Meydanına olan olası bir saldırı felaketle sonuçlanabilirdi ve duyduğum kadarıyla binlerce insanın hayatını kurtarmışsın. | Open Subtitles | "هجوم على ميدان "تايمز سكوير كان يمكن أن يكون كارثة وما سمعته هو أنك أنقذت آلاف الأرواح |
| Babam şerefsizin tekidir. Neyse. Duyduğuma göre kardeşimin hayatını kurtarmışsın. | Open Subtitles | ابي شخصاً حقير. انا قد سمعت انك قد انقذت حياة اخي |
| Yine de hayatlarını kurtarmışsın. Neden? | Open Subtitles | وأيضاً أنقذتي حياتهم.. |
| Hayatımı kurtarmışsın. | Open Subtitles | أنكِ أنقذتي حياتي |
| Onu kurtarmışsın. | Open Subtitles | أنقذتها |
| Sanki hayatımı kurtarmışsın gibi. | Open Subtitles | هذا لا يبدو وكأنكِ أنقذتِ حياتي |
| Kız gibi giyinen kardeşini kurtarmışsın. | Open Subtitles | قمت بإنقاذ أختها |