| Her kuruşa değersin. Parmak izlerimiz bile aynı. | Open Subtitles | أنت تساوي كل قرش دفعته فيك حتى بصمات أصابعنا متشابهة |
| Her kuruşa değersin. Parmak izlerimiz bile aynı. - Ne yapıyorsun? | Open Subtitles | أنت تساوي كل قرش دفعته فيك حتى بصمات أصابعنا متشابهة |
| Ama kalender meşrepsen, cebindeki her kuruşa da razı olurum. | Open Subtitles | بما أنّك شخص متواضع جداً، سوف يرضيني كل بنس تملكه. |
| Evet, ona ödediğin her kuruşa değiyor. | Open Subtitles | نعم. إنه يستحق كلّ فلس تدفعينه. |
| Bunu, benim deyişimle, insanlık için gıdayı üretmek, 17 kuruşa mal oluyor. | TED | التكلفة هي 17 سنت لإنتاج ما أسميه الغذاء لأجل البشرية. |
| Evet, hem o var hem de 10 kuruşa sana kahve getirir. | Open Subtitles | نعم، هذه الكلمة و10 سنتات سيأتون لك بكوب قهوة |
| Evet, süpermarketten de 50 kuruşa alabilirdin. | Open Subtitles | أجل، و يمكنك أن تشتريها بثمن 50 سنتاً من السوق المركزي |
| Ama artık Mobil Zulüm Sarayı ile bir iki yöneticiyle tüm gezegeni yönetmenin günlüğü bir kuruşa geliyor! | Open Subtitles | لكن مع قصر القمع المتحرك بضعة وجهاء يمكنهم قمع كوكبكم بأكمله مقابل بضعة بنسات |
| Bende 10 yıllığına Avrupa'ya gittim son kuruşa kadar harcadım. | Open Subtitles | لذلك انتقلت لاوروبا لمدة 10 سنوات وانفقت اخر قرش |
| Bunu almak için üç hastaneyi yendim ve verdiğim her kuruşa değiyor. | Open Subtitles | تنافست مع 3 مستشفيات للحصول عليه و هو يستحق كل قرش دفع فيه |
| "Eğer acil bir durum varsa, her bir kuruşa ihtiyacım olacak." dedim. | Open Subtitles | قلت لهم طالما أنها حالة طارئة سوف أحتاج لكل قرش |
| Görünüşe göre ödediğim her kuruşa değecek. | Open Subtitles | يمكنني رؤية أن هذا العشاء سيستحق كل قرش دفع عليه. |
| Adam yemeğin ödediği her kuruşa değdiğini söyledi. | Open Subtitles | حتى أن الرجل قال, العشاء معنا يستحق كل قرش. |
| Peggy, ödenen her kuruşa değer! O benim ateşli, kızıl hatunum. | Open Subtitles | بيغى تستحق كل بنس من ذلك ايضا امى ذات الشعر الاحمر المثيرة |
| Ucuza veririm. Toplayabileceğim her kuruşa ihtiyacım var. | Open Subtitles | سأبيعكما إياه بمبلغ زهيد أحتاج إلى كل بنس إضافي |
| Bu VIP muamelesi, harcanan her kuruşa değer. | Open Subtitles | ساخبرُك، هذه المعاملة الخاصّةِ تساوي كُلّ بنس. |
| Tasfiye ediyorlar ve hemen hemen her kuruşa ihtiyaçları var. | Open Subtitles | وسيحتاجون كلّ فلس يمكن أن يجنوه. |
| Çok güzeldir. Verdiğin her kuruşa değer. | Open Subtitles | إنه ممتاز، ويستحق كل فلس |
| Bu otellerden bazıları, bu zavallı çocukları ceplerindeki son kuruşa kadar soyuyorlar. | Open Subtitles | بعض تلك الفنادق تراوغ أولئك الفتيان الفقراء لكل سنت يحصلون عليه |
| Bu mesaj onu okumak için ödediğim 15 kuruşa kesinlikle değdi. | Open Subtitles | هذه الرسالة كانت جديرة بالفعل دفع قيمة 15 سنت لإستقبالها |
| Bir hafta batakta kalırsak Kola ya da Pepsi gelir ve birkaç kuruşa bizi satın alır. | Open Subtitles | ولو أغلقنا لأسبوع واحد كوكاكولا أو بيبسي سيأتون إلي هنا ويشترونا مقابل سنتات قليلة فوق الدولار |
| Bizim hatalarımız, sizlere bir kuruşa bile mâl olmamalı. Olmayacak da. | Open Subtitles | أخطائنا لا يجب أن تكلفكم سنتاً واحداً,ولن تفعل |
| Seni keşfettiğimde on yaşındaydın ve üç kuruşa şarkı söylüyordun. | Open Subtitles | ذلك الرجل الذي وجدك تغني مقابل بنسات قليله منذ ان كنت في العاشره |