| İçgüdülerim, Latimerların kendi oğullarını öldürmediğini söylüyor bana. | Open Subtitles | حدسي يخبرني بأن آل (لاتيمر) لم يقتلوا إبنهم |
| Burada öylece oturamazsın. Latimerların sana ihtiyacı var. | Open Subtitles | لايمكنُكِ الجلوس هنا، فـ عائلةُ الـ (لاتيمر) بحاجتك |
| Görüş alanı. Latimerların evinin üzerinden araziyi görebiliyorsun. | Open Subtitles | يمكنك رؤية الملعب خلف منزل آل (لاتيمر) |
| Latimerların evine gitmeye devam ediyoruz. | Open Subtitles | أوه، يجب علينا أن نقوم بزيارة عائلة (لاتمير) |
| İçgüdülerim bana, Latimerların oğullarını öldürmediğini söylüyor. | Open Subtitles | غرائزي تخبرني أنّ عائلة (لاتمير) لم تقم بقتل ابنها |
| Kilise, Latimerların evinin arka tarafını görüyor. | Open Subtitles | الكنيسة تطلّ على منزل (لاتيمر) |