"lekesizler" - Translation from Turkish to Arabic

    • الأطهار
        
    • النّقيون
        
    • المخصيين
        
    Lekesizler, bir gün ve bir gecedir su ve yemek olmaksızın duruyorlar. Open Subtitles لقد وقف الأطهار هنا ليوم و ليلة بلا طعام أو شراب.
    Birimiz kampa sızıp, Lekesizler ile şövalyeleri atlatacak. Open Subtitles أحدنا يتسلل لمعسكرها ويتخطى الأطهار وفرسانها.
    - Bir şeyi değiştirmiyor. Lekesizler, kıyıda bir savunma hattı kurabilir. Open Subtitles بإمكان الأطهار أن يُنظّموا دفاعًا بالقرب من الشاطئ.
    Lekesizler ile tanıştığı zaman Lekesizler'i alacağını fark ediyor sadece kurtarmak için. Open Subtitles "عندما قابلت "النّقيون "فقد ادراكت إنها ستأخذ "النّقيون حتى لو فقط لانقاذهم
    Bazıları, Lekesizler'in dünyadaki en iyi askerler olduğunu söyler. Open Subtitles البعض يقول ان "النّقيون" هم اعظم الجنود في العالم
    Bununla birlikte Dothraklar'ı ve Lekesizler'i kullanmayacağız. Open Subtitles ولكننا لن نستخدم الدوثراكيين أو المخصيين.
    Sahibim, Lekesizler'in insan olmadığını söylüyor. Open Subtitles مولاي يقول أن الأطهار ليسوا رجال.
    Lekesizler sadece bir araç. Open Subtitles الأطهار وسيلة تبررها الغاية.
    Lekesizler asla içmez. Open Subtitles الأطهار لا يشربون مطلقًا. -ما المانع؟
    Kraznys mo Nakloz'dan çaldığınız Lekesizler en yüksek teklifi yapana satılmak üzere burada kalacak. Open Subtitles جيشُ الأطهار الذي قُمتِ بسرقته من (كرازنيس موناكلوز) سيبقى ليتم بيعه مُجدّدًا لصاحب أعلى سعرٍ في المزاد.
    Lekesizler! Open Subtitles أيها الأطهار.
    Lekesizler! Open Subtitles أيها الأطهار!
    Parayla alacağı için, Lekesizler'in gerçekten arkasında olup olmayacağını tartıyor. Open Subtitles "إنها تشك أن "النّقيون سيتبعونها بإخلاص لانها اشترتهم
    Aslen bir köle ordusu olan Lekesizler tam olarak kendilerine söyleneni yapıyorlar. Open Subtitles "النّقيون" الذين هم في الاساس جيش من العبيد يفعلون بالضبط ما يقال لهم
    Lekesizler! Open Subtitles "ايها "النّقيون
    Lekesizler çocukken, sahipler neden korktuklarını öğrenir. Open Subtitles عندما يكون المخصيين يافعين، يتعلّم الأسياد مخاوفهم.
    Majesteleri, Lekesizler'den hâlâ bir haber yok. Yakında gelir. Sana dönecek. Open Subtitles جلالتك، ليس هناك أي أخبار حول "المخصيين" حتى الآن.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more