| Bir lemuru bizzat gördüğün oldu mu? | Open Subtitles | هل رأيت ليمور على الطبيعة؟ واجهاً لوجه |
| Bu Avatar'ın lemuru. | Open Subtitles | إنه ليمور الآفاتار |
| Millet kafayı yiyecek. Madagaskar lemuru demek. | Open Subtitles | سوف تنبهر الناس ليمور مدغشقر |
| Bu bir Lac Alaotra bambu lemuru. | Open Subtitles | هذا ليمور القصب الخاص ببحيرة (لاك أليوترا) |
| Bu fare lemuru için tüm bunlar, uzaylılar tarafından kaçırılmak gibi. | Open Subtitles | بالنسبة لهذه ( اللّيمورات الفأرية)، يبدوا الأمر و كأنه تمّ إختطافها على يد مخلوقات غريبة |
| Büyük bambu lemuru bir zamanlar tüm Madagaskar genelinde yaşıyordu ama 50 yıldır onları gören olmadı. | Open Subtitles | (ليمور الخيزران الكبير) كان يعيش في (مدغشقر) لكنه لم يُرى منذ خمسين سنة |
| Aylarca süren arayıştan sonra Patricia'nın ekibi, Milli Park'taki büyük bambu lemuru ailesine eş olabilecek yeni bir büyük bambu lemuru grubu buldular. | Open Subtitles | بعد شهور من البحث أخيرا وجد فريق (باتريشيا) مجموعة جديدة (من قردة (ليمور الخيزران الكبير لتوفيرها للتزاوج مع العائلة الموجودة في الحديقة الوطنية |
| Birkaç saat sonra, fare lemuru salınıyor ve kendi dünya'sının dışından; | Open Subtitles | (بعد ساعات قليلة، يُفرَج عن (اللّيمورات الفأرية حيث تتجّه صوب أعشاشها حاملة معها قصة من الخيال لترويها |