| Cesedi limanın orada bulunmuş de. - Sizce peşinizden mi gelecek? | Open Subtitles | اخبريه ان ابنته ماتت و وجدوا جثتها طافيه على مياه الميناء |
| Sen de benim gibi bu limanın bir tuzak olabileceğini biliyorsun. | Open Subtitles | حسناً، أتعرف , بالإضافة إلى هذا سأعمل . من هذا الميناء مصيدة فئران |
| Devasa limanın ışıkları Japon pilotlara saldırı için adeta rehberlik etmişti. | Open Subtitles | الأضواء الصادره من الميناء العظيم أرشدتهم إليه |
| Deniz kıyısına gider ve eskiden olduğu gibi limanın altında biraz eğleniriz. | Open Subtitles | قد نذهب إلى البحر ونستمتع في الميناء كالعادة |
| Veresiye biraz ot aldım ve limanın orda kaybettik... | Open Subtitles | اشتريت بعض من المخدرات غلى ان ادفع لاحقا ومن ثم فقدناها في المرفأ |
| limanın altında bir portekiz gemisi yatıyor.... ...3 haftalığına karantinaya alındı. | Open Subtitles | هناك سفينة برتغالية موجودة فى الميناء منذ 3 اسابيع |
| limanın aşağısındakarantina altında olan bir Portekiz gemisi var. | Open Subtitles | هناك سفينة برتغالية موجودة فى الميناء منذ 3 اسابيع |
| limanın altını üstüne getirmeden önce daha kesin bilgi almam lazım. | Open Subtitles | سأحتاج أكثر من شخص ثرثار قبل أن أعطل الميناء |
| Beni arabanın bagajına koyup arabayı limanın aşağısına parkedeceksiniz. | Open Subtitles | أغلقا علي صندوق سيارة وأوقفاها تحت رصيف الميناء والمد منخفض |
| Eskiden kardeşimle birlikte büyükbabamın sandalını alıp, limanın iç taraflarında şişe toplamak için dalardık. | Open Subtitles | أنا وأخي استخدامها لاتخاذ زورق القديم جدي للخروج الى الميناء والغوص للزجاجات. |
| Doug Holden'ın cesedi limanın bu noktasında bulundu. | Open Subtitles | تم العثور على جثة دوغ هولدن هنا في الميناء. |
| Kaza, limanın güvenlik kamerası tarafından çekildi. | Open Subtitles | الحادثه صورت بواسطه كاميرا المراقبه بالمنطقه بجانب الميناء |
| Güney batı bölgesinde bir yerdeyiz, eski limanın yakınlarında. | Open Subtitles | نحن في مكان ما في المنطقة الغربية بالقرب من الميناء |
| limanın karşısındaki Fort Shafter'daki birliğe mesaj götürüyordum. | Open Subtitles | برسل الرسائل للجيش في فورت شافتر عبر الميناء. |
| Kendi umutsuzluk fırtındaki son limanın gibi düşün. | Open Subtitles | الميناء الأخير في عاصفتكِ الأخيرة من اليأس والقنوط |
| Hemen limanın etrafında asker gönderin. | Open Subtitles | ارسل الجنود متنكرون بالزي المدني لبيئه الميناء المحيطة بسرعه |
| limanın tecrit edilmesi sağolsun, çürümekte olan bir kargo gemisi pisi balığından bahsetmiyorum bile. | Open Subtitles | بدون ذكر أنا لدي سفينة شحن مليئة بسمك الهلبوت التي هي متعفنة , ذلك بفضل غلق الميناء |
| limanın yaklaşık otuz kilometre açığında pusuya düştük. | Open Subtitles | لقد وقعنا في كمين على بعد 30كيلومتر من الميناء |
| Küçük bir limanın dertleriyle başını ağrıttıysam özür dilerim. | Open Subtitles | حسناً، أنا آسف لإزعاجِك بمتاعِب الميناء الصغير. |
| Pekâlâ, dinleyin. Eski limanın orada bir kadın cesedi bulunduğu bildirildi. İntihar etmişe benziyor. | Open Subtitles | وردنا بلاغ عن العثور على جثّة امرأة في المرفأ القديم، تبدو حالة انتحار بالقفز |
| limanın savunma hattını devam ettirmeye ve Donanmayı buradan temelli olarak püskürtmeye hazırım. | Open Subtitles | أنا مستعد لتقديم دفاع للميناء وصد البحرية من هنا بكل تأكيد |