| O zaman dışarıdaki bir protestocu, müşterilerinize sigaranın zararlarından bahsederse, bu durum sizin gelirinizi de etkiler, değil mi? | Open Subtitles | أجل أنا بخير إذاً شخص يحتج في الخارج ويخبر زبائنك أن التدخين ضار لهم وربما هذا أذى أساس حياتك أليس كذلك ؟ |
| Bütün müşterilerinize bunu doldurtmanız mı gerekiyor? | Open Subtitles | هل تجعلين كل زبائنك يملؤن هذه الاستمارات؟ |
| Özelliklere gelince, 286 ile bazı testler yaptık ama gördük ki, müşterilerinize bir servete mal olacak. | Open Subtitles | أما بالنسبة للسرعة نحن نجرب بسرعة 286 لكن في النهاية، ستكلف زبائنك مبلغاً كبيراً |
| Neden arabalarınızı daha temiz ve hoş yapıp müşterilerinize karşı daha iyi olmayı denemiyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا يا رفاق لا تجعلون سياراتكم أنظف وأجمل تحاولون أن تكون أفضل مع زبائنكم بحيث يمكنكم |
| müşterilerinize böyle mi davranıyorsunuz? | Open Subtitles | هل هكذا تعاملون زبائنكم ؟ |
| Kataloğunuzda, müşterilerinize tüm mezar işlerini el oymacılığı olarak yaptığınız yazıyor. | Open Subtitles | في منشورك يقول أنك تنحت جميع شواهد القبور لعملائك |
| müşterilerinize hizmet ettiğinizi söylüyorsunuz. | Open Subtitles | تقول إنك تخدم زبائنك |
| müşterilerinize böyle mi davranıyorsunuz? | Open Subtitles | هل هكذا تعاملون زبائنكم ؟ |
| Bayan Mayburn ile o küçük itirafınızı müşterilerinize dinleteceğiz. | Open Subtitles | أنا والسيدة (ميبيرن) فكرنا بأن نُسمع هذا الإعتراف الصغير لعملائك |