| mücadeleye devam etmekte kararlıyım iznin olsun ya da olmasın. | Open Subtitles | كلود أصيب قبل 40 يوماً. أَنْوى المُوَاصَلَة الكفاح. بموافقتك أو بدونها. |
| Bırak üzerimize aksın Yaşadığımız, mücadeleye değer | Open Subtitles | لتدع ما بداخلنا يتدفق أسوأ من الكفاح من أجله |
| Yolun dışına yuvarlandım, ayaklarım dolandı ve yaklaşmakta olan mücadeleye hazırlanıyordum. | Open Subtitles | و أبتعدت جانبا و كانت أقدامي ترجف أستعد للقتال الذي سيحصل |
| Bu mücadeleye girmezsem başka bir şey düşleyeceğim çünkü. | Open Subtitles | لانني اذا لم اضطر للقتال فقد احلم بشيء اخر |
| Ancak buraya gelmeden önce, iyi ve kötü arasındaki mücadeleye katılırız, sosyalizmin iyiliğine karşılık kapitalizmin kötülüğü, ve iyilik kazanmalı. | TED | لكن قبل أن نصل إلى ذلك، نحن منخرطون في صراع بين الخير والشر، وخير الاشتراكية ضد شر الرأسمالية، والنصر للخير. |
| Salak bir iş. mücadeleye değip değmediğine sen karar ver. | Open Subtitles | فقط عليك أن تقرري ما إذا كان هذا يستحق النضال |
| Ne zaman ki direnişin bütün yolları bize kapatıldı, işte o vakit silahlı mücadeleye başladık." | Open Subtitles | كنت فقط عندما كانت جميع أشكال المقاومة لم تعد مفتوحة لنا ولقد أصبحنا كفاح مسلح. |
| Hayatımız kökten değiştiren anlar vardır... zayıflıklarımızı itiraf ettiğimiz an... bir mücadeleye girdiğimiz an... bir fedakarlığı kabul ettiğimiz... veya sevdiğimizin gitmesine izin verdiğimiz an. | Open Subtitles | تأتي لحظة عندما تتغير حياتنا للأبد. اللحظة التي نعترف بضعفنا اللحظة التي نرتقي للتحدي |
| Bir arenada iki gladyatör ölümüne mücadeleye girer. | Open Subtitles | اثنين من المصارعين بحلبة في قتال حتى الموت |
| Kendimi Anti Emperyalist mücadeleye adamak için yaptım bunları. | Open Subtitles | فعلت هذا لأجعل نفسي معتادة على حياة الكفاح |
| Kendimi Anti Emperyalist mücadeleye adamak için yaptım bunları. | Open Subtitles | فعلت هذا لأجعل نفسي معتادة على حياة الكفاح |
| Kolay için değil doğru için mücadeleye devam etmeyi. | Open Subtitles | ،بالاستمرار في الكفاح من أجل ما هو صحيح لا لما هو سهل |
| Moda bizi sevinçle, nasıl görünmek istediğimiz ve yaşamak istediğimizi seçme konusunda uğrunda mücadeleye değer özgürlük sevinciyle doldurma gücüne sahip. | TED | يمكنها أن تملأنا بالفرح، الفرح بحرية اختيار كيف سنبدو بأنفسنا، وكيف نريد أن نعيش - وهي حرية تستحق الكفاح لأجلها. |
| Kübalılar, mücadeleye katılın. | Open Subtitles | أيها الكوبيون , انضموا الى الكفاح |
| "Bu, çalışan bir grup kadının mücadeleye katılış hikayesidir." | Open Subtitles | هذه قصة واحدة من النساء العاملات الذين إنضمت للقتال |
| Hank Mısır'da gay haklarının düzelmesi için mücadeleye hazırmış. | Open Subtitles | هانك كان على أستعداد للقتال لتحسين حقوق المثليين في مصر |
| Böylece hayatta kalır, mücadeleye başka bir gün devam edersin. | Open Subtitles | لكي يمكنك النجاة للقتال فى يوم أخر |
| Tüm etnik kökenleri etkiler, tüm yaş gruplarını etkiler, tüm cinsiyetleri etkiler, bulaşıcı değil, hayati tehlikesi yok ama zihinsel bir mücadeleye neden olur. | TED | وهو مرض يصيب كل الأعراق، وكل الأعمار، وكل الأجناس، ليس معديًا، وليس قاتلًا، ولكنه صراع عقلي. |
| Otopsisine göre "vahşi bir mücadeleye" giriştiğini gösteren yaraları varmış. | Open Subtitles | تقرير تشريح جثته اظهر بعض الجروح و الكدمات و الخدوش الذى تشير الى صراع تام |
| Olmaya çalıştığınız... o çift için mücadele edersiniz, ve bu da tüm mücadeleye değer. | Open Subtitles | من أجل "نحن" التي كوّنتها وهذا أمر يستحق النضال من أجله فعلاً |
| Ona ders çalıştırmak her gün bir mücadeleye dönüşüyor. | Open Subtitles | إنه كفاح يومي لجعله يدرس |
| Yeni Dünya'ya bir çocuk getirmekten korkuyordum ama mücadeleye hazırdım. | Open Subtitles | كنت أخشى أن أربي طفل في هذا العالم الجديد لكنني كنت مستعد للتحدي. |
| "Ve böylece, ölümcül mücadelede kilitli halde, sonsuz mücadeleye... | Open Subtitles | "وهكذا,وجدوا أنفسهم في قتال من أجل البقاء, لقد أعادوا للحياة... |