| Onları arkadaki müdürün ofisine götür. Onları oraya sakla. Git hadi! | Open Subtitles | خذيهم إلى مكتب المدير وخبأيهم هناك هيا هيا هيا |
| müdürün ofisine moralsiz çağırıldığımızı hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر مثل إننا أُستدعينا إلى مكتب المدير. |
| Lütfen müdürün ofisine gidip robot tema park inşaat alanıyla ilgili belgeleri getir. | Open Subtitles | رجاءً إذهب إلى مكتب المدير وأحصل على وثائق بناء حديقة الألعاب الآلية |
| Lisa Simpson bit taraması için lütfen müdürün ofisine gelin. | Open Subtitles | ..ليسا سيمبسون، احضري لمكتب المدير ! لتفتيش رأسك من القمل |
| Daha önce hiç müdürün ofisine çağırılmamıştım. | Open Subtitles | لم يتم استدعائي لمكتب المدير من قبل |
| Beni müdürün ofisine çağırdıklarında herkes gibi beni kovacaklarını sanmıştı. | Open Subtitles | عندما طلب إحضاري لمكتب المفوض ظن أنه سيرفدني مثلما فعل مع الجميع |
| - Miller, hemen müdürün ofisine. | Open Subtitles | ميلر، إذهبي إلى مكتب المدير حالا |
| müdürün ofisine gönderildiğini duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت أنه تم إرسالك إلى مكتب المدير |
| Ben Henry Kishida Sizi müdürün ofisine götüreyim. | Open Subtitles | دعيني ارافقك الى حيث مكتب المدير |
| müdürün ofisine çağırıldık. | Open Subtitles | إذاً، تم استدعاؤنا إلى مكتب المدير. |
| Kyle Broflovski müdürün ofisine gelebilir mi lütfen? Kyle Broflovski, müdürün odasına. Lütfen. | Open Subtitles | (فليحضر (كايل بروفلسكي إلى مكتب المدير (فليحضر (كايل بروفلسكي إلى مكتب المدير |
| Bert Wysocki, müdürün ofisine. | Open Subtitles | (بيرت وايسوكي) إلى مكتب المدير |
| Bert Wysocki, müdürün ofisine. | Open Subtitles | (بيرت وايسوكي) إلى مكتب المدير |
| Aslında ben de müdürün ofisine gidiyordum. | Open Subtitles | في الواقع, انا متوجهة لمكتب المدير |
| Bobby Funke, acilen müdürün ofisine bekleniyorsunuz. | Open Subtitles | "بوبي فانكي" أذهب لمكتب المدير في الحال |
| müdürün ofisine çağırıldım. | Open Subtitles | لقد تم استدعائي لمكتب المدير |
| Benden gelecek cuma müdürün ofisine gitmemi istedi. | Open Subtitles | أخبرني أن أذهب لمكتب المفوض هذه الجمعة |