| Şimdi al bunu, eski müvekkillerini yontmak için ayarlıyor. | Open Subtitles | لذا، إليك هذا، أنه يرتب لسرقة موكليه السابقين. |
| Onlardan kısa süre önce bir kıdemli ortağını ve tüm müvekkillerini aldık. Bundan dolayı çok sinirliler ve intikam alma derdindeler. | Open Subtitles | ضممنا لتونا أحد شركائهم وكل موكليه وهم مستاؤون ويريدون الانتقام |
| Avukatlar müvekkillerini ortaya çıkaramadılar. Vekâletname verildi. | Open Subtitles | المحامين لا يمكن أن تنتج عملائها . صدرت أوامر. |
| Kendi müvekkillerini yalan makinesine bağlayan bir firmayı ilk kez duyuyorum. | Open Subtitles | لم أسمع قط بشركة تفعل هذا مع عملائها |
| Ama onun müvekkillerini önemsemediğini söyleyemezsin. | Open Subtitles | ولكن ما لا يمكن قوله انه لا يهتم بخصوص عملائه |
| Stajyerlerden büyük ortaklara kadar istediğim kişiyi, gelecek aya varana dek onların müvekkillerini de işe almak istiyorum. | Open Subtitles | تصريح حصري لتعيين ايا من اريد من المساعدين القانونيين الى الشركاء و عملائهم, للشهر القادم |
| müvekkillerini kurtarmaya çalışırlarken aslında kendileri için birşeyleri düzeltmek istiyorlardı. | Open Subtitles | لكنهم يسعون لعلاج أنفسهم عن طريق موكليهم |
| David'in müvekkillerini özetliyor. | Open Subtitles | تتلخص في زبائن (ديفد). |
| Onun sorunu müvekkillerini etkiliyor. | Open Subtitles | الموضوع هو أن مشاكله تؤثر على موكليه. |
| Açıkçası, bazı müvekkillerini. | Open Subtitles | البعـض من موكليه |
| müvekkillerini kızdırdığımız için sinirli olan avukatlardan dava mektupları. | Open Subtitles | من محاميين غاضبون لأنك ارعبت عملائهم جدا |
| Katılıyorum. Onların müvekkillerini çalıyoruz. | Open Subtitles | اوافقك، اننا نسرق عملائهم |
| En büyük müvekkillerini kovma bahanesiyle yüzleştiklerini varsayınca, ...her ikisi de satın almayı tekrar düşünme konusunda sürpriz bir şekilde... | Open Subtitles | نعم، عندما عرفوا أنهم قد يخسرون أكبر موكليهم رضوا وبسرعة |
| David'in müvekkillerini özetliyor. | Open Subtitles | تتلخص في زبائن (ديفد). |