| Ama bulduğumuz kanıtlardan mağaraların geçmişte kuru olduğunu da biliyoruz. | Open Subtitles | ولكننا نعرف أيضاً بالأدلة أن الكهوف كانت جافة في الماضي. |
| Fakat sistematik mağara kaşifliğinin yüz sene önce başlamasıyla birlikte, aslında bu mağaraların, dünyanın her kıtasında bulunduğunu öğrendik. | TED | ومع ذلك، منذ أن بدأ استكتشاف الكهوف الممنهج منذ مايقرب من قرن من الزمان، نعلم أن الكهوف موجودة في كل قارة حول العالم. |
| mağaraların inanılmaz yaşam formlarına, daha önce varlığı bilinmeyen türlere barınak olduğu ortaya çıktı. | TED | اتضح أن الكهوف هي مستودعات من أشكال الحياة المذهلة، أنواع لم نعرف بوجودها من قبل. |
| Bay Willowbrook bu mağaraların önemini herkesten daha iyi anlıyorum ama Luthor Şirketi ile birlikte geçinebileceğiniz bir yol olmalı. | Open Subtitles | سيد ويلبروك أنا أعرف أهمية هذه الكهوف أكثر من أي شخص آخر لكن لابد من وجود طريقة تتعايش بها في سلام مع مؤسسة لوثر كورب |
| Şimdiye dek Çin'deki bu mağaraların çok az bir kısmı tam olarak araştırılabildi. | Open Subtitles | حتى الأن، تم إكتشاف جزء صغير من كهوف الصين |
| Mayalar su ihtiyaçlarını obruklardan, mağaraların su basmış girişlerinden karşılamış. | Open Subtitles | "لذلكفإن"المايا"تعتمدعلي" السنوتس: المداخل المغمورة بالماء للكهوف المليئة بالمياه. |
| Bu mağaraların geçmişteki deniz seviyelerindeki değişim ve geçmişteki buzul arası veya buzul dönemleri ile ilgili anlatacak bir hikayesi var. | Open Subtitles | تخبر هذه الكهوف قصة عن تقلبات مستوى البحر والعصور الجليديّة الغابرة وما بينها. |
| Bu, mağaraların binlerce yıl önce şekillendiğini bilmemizin sebebidir. | Open Subtitles | هكذا نعرف أن الكهوف تشكلت قبل مئات آلاف السنين. |
| Buradaki mağaraların eskiden kuru olduğunu bize kanıtlayan son kalıntı ise yüzeyin 28 metre aşağısında bulduğumuz olağanüstü güzellikteki sarkıt ve dikit bahçeleridir. | Open Subtitles | والدليل الأخير الذي يدعم حقيقة جفاف هذه الكهوف هي هذه الهوابط الكلسيّة العليا والسفلى. والتي وجدناها على عمق 28 متراً. |
| Yunan dünyasında mağaraların önemi büyüktür, çünkü orada yaşayan ilk insanlar mağaralarda yaşamışlardır. | Open Subtitles | الكهوف كان مهمه جداً من خلال العالم اليوناني لإنه أول بشر عاشوا هنا عاشوا في هذه الكهوف |
| Ormanın doğusunda mağaraların, kayalıkların, şelalelerin. arasındaki bir karargâhta kırmızı takımlılar ve katiller daha fazla soruna bulaştı. | Open Subtitles | شرقاً بالخارج في غابة، بين الكهوف والمنحدرات والشلال يوجد معسكر بل صرح. |
| Karşında gördüğün adamlar ve daha birçokları, mağaraların derinliklerine inerdik. | Open Subtitles | الرجال الذين ترينهم وكثير غيرهم استوطنوا عميق الكهوف. |
| Doğru. Bence daha mağaraların olayını tam olarak çözemedik. | Open Subtitles | صحيح، لا أعتقد أنّنا رأينا ما تخبّئه الكهوف. |
| Ardından o taşları evlerini çevreleyen mağaraların derinliklerine sakladılar. | Open Subtitles | وبعدها أخفوها في أعماق الكهوف المحيطة بمنازلهم |
| Karstik bölgeler içindeki mağaraların şekilleri. | TED | تكوين من الكهوف في مناطق الكارستك. |
| Şimdi orada mağaraların birinde bize gülüyordur. | Open Subtitles | الان هو في احد الكهوف يسخر منا |
| Bahse girerim mağaraların kilometrelerce uzaklıkta olduğunu da unutmuştur. - Oraya hiç gittin mi? | Open Subtitles | من المحتمل أن ينسى أصلا أين موقع الكهوف |
| Yolun mağaraların aşağısından geçtiğini söyledi. Yarım saat içinde çıksak iyi olur. | Open Subtitles | تَقُولُ إن الطريق يذهب إلى أسفل الكهوف |
| Hemen bu mağaraların yanında. | Open Subtitles | ذلك صحيح، هنا بالقرب من الكهوف |
| Mars'taki mağaraların içi ne kadar sıcaktır, bilir misin? | Open Subtitles | أنتم تعرفون كيف هي حارة في كهوف المريخ ؟ |
| Dağların ardında; mağaraların, kayalıkların ve şelalelerin arasında. | Open Subtitles | تقع بين كهوف ومنحدرات وشلال. |
| Bir sistem bulundu küçük mağaraların o sırt biraz fazlası iki klicks Hakkında! | Open Subtitles | وجدنا سلسلة للكهوف الصغيرة هناك في اعلى قمة الجبل حوالي 2 كيلومتر! |