"mahvetmeyelim" - Translation from Turkish to Arabic

• نفسد
• نخرب
• لا نُفسد

Çok konuşarak bu anı mahvetmeyelim, tamam mı?
دعنا لا نفسد ذلك بالحديث الكثير حسنا؟ حسنا؟

Ne kadar budala olduğundan bahsedip geceyi mahvetmeyelim.
دعنا لا نفسد الأمسية بالحديث عن مدى كونك أحمقاً

Düşündüm de konuşarak geceyi mahvetmeyelim.
أوَتعلمي؟ دعينا لا نفسد الأمسية بالحديث أصلاً

basit bi hata yaptın diye akşamımızı mahvetmeyelim Yani, hataydı değil mi?
دعنا لا نخرب أمسيتنا بسبب خطأ بسيط أعني... أنه خطأ أليس كذلك؟

Bunu da mahvetmeyelim.
دعنا لا نُفسد هذا الأمر أيضاً.

Hadi, mahvetmeyelim bu bizim kutlamamız, tamam mı?
عزيزتي، بحقك دعينا لا نفسد احتفالنا، حسنٌ؟

İş dünyasına tekrar girerek bunu mahvetmeyelim.
لا نفسد هذا بالقفز الى الخلف والعمل مع بعضنا

Eldridge nasıl? Çocuklarımızdan bahsedip geceyi mahvetmeyelim.
-دعنا لا نفسد الأمسية بالحديث عن أطفالنا

Yemeği daha başlamadan mahvetmeyelim.
دعونا لا نفسد متعة العشاء قبل بدئه.

Her şeyi mahvetmeyelim.
لا يجب أن نفسد الأمسية.

Her şeyi mahvetmeyelim.
دعنا لا نفسد المفاجأة.

Ama bu günü mahvetmeyelim.
دعونا لا نفسد هذا اليوم.

...biraz durup bu yılki ev sahibimize... - Bu geceyi mahvetmeyelim -...
دعنا لا نفسد الليلة

Onun bu gelişimini mahvetmeyelim.
دعينا لا نفسد تقدّمه

Miranda için bu güzel dakikayı mahvetmeyelim, tamam mı?
(دعينا لا نفسد تلك اللحظة على (ميراندا اتفقنا؟

Partilerini mahvetmeyelim.
دعونا لا نفسد الحفل.

20 yıldır birlikte çalışıyoruz. İyi bir şeyi mahvetmeyelim.
20 سنة من العمل معاَ دعنا لا نخرب الشيء الجميل

Bu akşamı mahvetmeyelim, Virgil. - Benden konuşmayalım.
دعنا لا نخرب هذه الليلة (فيرجل) أرجوك، دعنا من الكلام عني

Hayır. Böyle güzel bir şeyi mahvetmeyelim.
دعنا لا نُفسد الأمور الجيّدة