| Nakit kullanacak kadar akıllıydı ama lobilerindeki ATM'den makbuzlarını aldım. | Open Subtitles | كان ذكي جداً ليستخدم الأموال نقداً لدي إيصالات من أجهزة الصراف الآلي من بهو الفندق الذي سكنوا به |
| Ne yani, kredi kartının makbuzlarını kontrol etmediğimi mi düşündün, ya da bu şekilde para harcamanı | Open Subtitles | ماذا، خلت أنّي لن أراجع إيصالات بطاقتك الإئتمانيّة أو خلت أني سأكون موافقة على ذلك؟ |
| Gidip kredi kartı makbuzlarını inceleyeceğim. | Open Subtitles | سأذهب للتحقق من إيصالات بطاقات الائتمان |
| Barmene kredi kartı makbuzlarını soracağım. | Open Subtitles | أتعلم سوف أتفقد عامل الحانة لأحاول الحصول على بعض الإيصالات حسناً |
| Kampanya için gelen bağış makbuzlarını işleme koyacaksınız. | Open Subtitles | ستتولين معالجة الإيصالات من الناس الذين تبرعوا بالمال للحملة |
| Yarın gelip bu haftanın makbuzlarını tamamlarım. | Open Subtitles | سأعود في الغدِ لأنهي إيصالات الأسبوع |
| Galeriye ait tüm fatura ve makbuzlarını çıkarttım. | Open Subtitles | ولدي كل إيصالات الصالة وفواتير البيع |