| Şimdi, bu soruyu sevmiyorum çünkü son 50 yıldır gıda sistemimizin mantığını belirliyor. | TED | والآن أنا لا احب هذا السؤال لانه يحدد المنطق الذي يقوم عليه نظام غذائنا لمدة ال50 عام المنصرمة |
| mantığını kullanıp bir anlam çıkarmaya çalışıyorsun ama sadece inanman gerek. | Open Subtitles | تحاول أستخدام المنطق والعقل لفهم الأمر لكن يجب أن تستسلم |
| Düşmanının mantığını kullanmasına engel olmaya... böylece üstünlük kazanmaya çalışmalısın. | Open Subtitles | هذا ما يجعلك تتقوق عليه وأنت تريد إبعاد عدوك عن المنطق لكي تتفوق عليه بنفسك |
| Niye tüm düşüncelerini ve mantığını alıp bu sürece bir adım daha eklemiyorsun? | Open Subtitles | لماذا لا تأخذ كل أفكارك و منطقك و تضيف خطوة أخرى للعملية |
| Tamam, dediklerinin mantığını anladım ama mümkün olduğunca şişlenmene engel olabilmemiz için işlerin kızışması durumda kullanacağın bir işaret bulmamız lazım bence. | Open Subtitles | حسنا , أستطيع أن أرى منطقك لكن لإبقائكي امنة قدر المستطاع |
| Bunun neden işe yaramadığını görmeye başladım Uyuşturucuyla şavas mantığını özel hayatlarımıza ithal etmekten farkı olmadığını düşünmeye başladım. | TED | بدأت التفكير والنظر لماذا لم تنجح تلك المنهجية، وبدأت أفكر أن هذا مشابه لإدخال منطق حرب المخدرات في حياتنا الخاصة. |
| Çünkü öldürüp yiyerek, dünyayı değiştirme mantığını duymak isterim. | Open Subtitles | لأنني أودّ أن أسمع المنطق في قتل وأكل الناس لتغيير العالم |
| Diğergâmlığın bir matematiksel denklem kullanarak, evrimsel mantığını açıklayan bir yolla ortaya çıktı. | Open Subtitles | بإستعمال مُعادلة رياضيّة, خرج بطريقة توضّح المنطق التطوّري في الإيثار. |
| mantığını kullanmalı ve bir falcı olmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تستخدمي المنطق فحسب لكي تكوني عرافة. |
| Küçük bölmelere ayrılmış bir şekilde küçük bölmelerde bağımsızca çalışan işçilerin arasında çalışmanın mantığını anlayamıyoruz. | Open Subtitles | ونخفق في رؤية المنطق في إهدار الوقت بالذهاب يومياً، إلى المهجع حيث نعمل بشكل مُستقل وسط العمال الآخرين في نفس المهجع. |
| mantığını kavramıyorum şu an. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أبدأ بتتبع هذا الخيط من المنطق |
| Baban da, mantığını kullanmamasına bir bahane oluştururmuşçasına aynen bu lafı kullanmıştı. | Open Subtitles | كان والدك يستخدم التعبير ذاته و كأنه عذر بطريقة أو بأخرى لعدم إستخدام المنطق |
| Gardiyanımızın keskin bir ironi duygusu var ama mantığını da anlıyorum. | Open Subtitles | إنّ سجاننا يملك حسّ قويّ من السخرية. ولكنني أرى المنطق. |
| 10 yıldır kamu sisteminin, bizim devlet okulumuz gibi bu yeni okul mantığını devralması için uğraşıyorum. Bizim devlet okulumuz, sıralama notlarında 100 üzerinden 43 yerine 100 üzerinden 91 alıyor. | TED | لذلك كنت أحاول منذ 10 سنين جعل الرأي العام يتبنى هذا المنطق المدرسي. بقدر المدارس العامة لدينا، و الذي بدلا من 43 من أصل 100 طبقا لتصنيفهم و درجاتهم يحتوي على 91 من أصل 100. |
| Ama mantıksız bir eylemin mantığını çözmeye çalışıyoruz, öyle değil mi? | Open Subtitles | نحن نطرح المنطق على تصرف غير منطقي |
| İnsan mantığını çözdüm.. | Open Subtitles | تعلمت الكثير أنظمة المنطق الإنساني، |
| Burası mantığını ve hafızanı kontrol ediyor. | Open Subtitles | إنها تسيطر على أسبابك منطقك و ذاكرتك |
| Sanıyorum mantığını anlıyorum. | Open Subtitles | أظن انني أرى منطقك |
| Tatlım, senin mantığını asla anlayamayacağım sanırım. | Open Subtitles | انا لااستطيع تفهم منطقك ابداً |
| Oz Büyücüsü gibi bir filmden öğrendiğimiz burada demistifikasyon mantığını yeterli değildir. | Open Subtitles | ما يمكن أن نتعلمه من فيلم مثل الساحر أوز هو كيف أن منطق إزالة الغموض غير كافي |
| Şu an sürüngen içgüdüleri mantığını tamamen baskılıyor. | Open Subtitles | وإن غرائزه الوحشية طاغية على حسّه بالمنطق حالياً |