| Orta halli Power Lad nasıl olur da Doğu yakasında teraslı ve park manzaralı lüks bir daireye sahip olabilir? | Open Subtitles | كيف كان من الممكن أن دمث الفتى الطاقة كان الكلاسيكية ستة على صعيد الجانب الشرقي مع إطلالة على الحديقة؟ |
| Yok, yakılalım iyisi mi. Küller teneke kutuya konsun, manzaralı bir yere bırakılsın. | Open Subtitles | الحرق, الرماد يوضع في علبة و يدفن في مكان ذو إطلالة |
| En iyi fikirler, bir dağın zirvesinde güzel bir gün batımına sahip restoran ya da muhteşem manzaralı bir teknedeki restoran gibi fikirlerdir. | TED | فكانت أفضل الأفكار هي اقتراحات كبناء مطعم على قمة جبل مع غروب شمس جميل، أو مطعم على قارب يطل على منظر خلاب. |
| Akşam yemeğinden sonra şehir manzaralı stüdyo dairemize geri dönüyoruz. | Open Subtitles | وبعد العشاء.. سوف نعود لشقتنا الصغيرة التي تطل على المدينة |
| Arkamda zorunu veranda, havuz ve okyanus manzaralı. | Open Subtitles | خلفي طابق هامبتونس الضروري الكمال مع وجهة نظر المحيط والبركة |
| manzaralı bir hücre tahsis ederim sana. | Open Subtitles | سأحرص على أن تحصل على زنزانة بمنظر. |
| Avlanmaktan bahsediyordum, aşkım ama başka bir fikrin varsa... sen, ben, manzaralı şirin bir mezar... | Open Subtitles | كنت أتحدث عن المتجر .حبي ولكن لو لديك أيّة أفكار أخري أنا وأنتِ في قبر دافئ بإطلالة |
| Hükümet, Huntsville'e giden köprüyü onarırsa yeniden manzaralı yola dönecekler. | Open Subtitles | إذا أصلحت الحكومة ذلك الجسر لـ"هانتزفيل" سيعودون إلى المناظر الخلابة |
| Park manzaralı evler muhtemelen %50 daha pahalıdır. | Open Subtitles | إطلالة الحديقة أغلى بخمسين في المئة غالباً |
| Normalde meydan manzaralı biraz daha pahalı olurdu ama kiranın vadesi dolduğu için bu ücretten feragat ediyorum. | Open Subtitles | عادةً هناكَ أجرٌ إضافيّ على إطلالة الميدان، لكن طالما الإيجار مسبق الدفع، سأتخلّى عنه. |
| Ayrıca Kopenhag dümdüz olduğu için güneye bakan güzel manzaralı bir eğim istiyorsanız bunu basitçe kendiniz yapıyorsunuz. | TED | وبسبب أن كوبنهاغن مسطحة بالكامل فإذا أردت ان تحصل على منظر مائل على اتجاه الجنوب يجب عليك القيام بذلك بنفسك أساساً |
| Bizim yatak odamız aşağı katta. Ama en güzel manzaralı oda seninki. | Open Subtitles | غرفتنا فى الأسفل لكن لديك أفضل منظر فى المنزل |
| Güzel manzaralı bir yer bulduğunu söylediğinde seni ciddiye almam gerektiğini biliyordum. | Open Subtitles | عندما قلتي أنكِ وجدتي مكان ذو منظر رائع لتناول الغداء عرفت أنني يجب أن آخذ كلامكِ بشكل حرفي |
| Biz daha çok nehir manzaralı köşklerde oturmaya alıştık. - Ama yine de tutuyoruz. | Open Subtitles | لقد كنا نعيش فى مكان أوسع يطل على النهر ولكن اضطررنا أن ننتقل لهنا |
| Okyanus manzaralı bir balkonu var, hak ettiniz herşey var. | Open Subtitles | بها شرفة, تطل على المحيط ومناظر بديعة كل شيء أنت تستحقيه |
| Üç tarafı manzaralı beş yatak odası, üç banyo, mermer şömineler oda tipi dolaplar, ve... | Open Subtitles | معَ وجهة نظر في ثلاثة جوانبِ خمس غرفِ نوم، ثلاثة و أرُبْع الحمّاماتِ، مواقد رخامِ، حجرات دخولِ ديف |
| Central Park manzaralı Dakota'da yaşamayı sevdin mi? | Open Subtitles | هل أحببتِ العيش في "داكوتا" بمنظر مطل على سنترال بارك؟ |
| Kuzey duvarı manzaralı muhteşem bir odanız var. | Open Subtitles | ستحظيان بغرفة رائعة بإطلالة على السّفح الشمالي. |
| Hâlâ o muhteşem park manzaralı dairede mi yaşıyorsun? | Open Subtitles | هل لا تزالين تسكنين في تلك الشقّة التي تطلّ على ذلك المنظر الرائع على الحديقة؟ |
| Okyanus manzaralı oda olsun sabah ilk iş olarak da istasyona taksi ile götür. | Open Subtitles | غرفة مطلة على البحر و سيارة أجرة تأخذها للمحطة صباح الغد |
| "Kısmen yenilenmiş, şehirden ayrı 4 odalı, nehir manzaralı, ve garajlı." | Open Subtitles | "جُدد جزئياً، بصفة خاصة " "أربع غُرَفِ، واجهة على النهر ومرآب" |
| manzaralı yoldan gitmek istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد البقاء على طريق المناظر الطبيعية |
| Bir kaç günde kendine geldi, ama bir daha istasyondan ayrılmadı ve Okyanusu manzaralı pencereye bir daha yaklaşmadı. | Open Subtitles | تعافى فى يومين ولكنه لم يغادر المحطة قط ورفض الإقتراب من النافذة المطلة على المحيط |
| Ondan okyanus manzaralı bir köşe ofis istedikten sonra. | Open Subtitles | مباشره بعد ان اساله عن مكتب ركن ذو اطلالة على المحيط انت سيئ .. |
| Hep nehir manzaralı bir yeri hayal etmiştim. | Open Subtitles | لقد حلمت بالحصول على هذه الإطلالة طوال حياتي |