"matkabı" - Translation from Turkish to Arabic

    • المثقاب
        
    • الحفار
        
    • المثقب
        
    • مثقاب
        
    • مثقب
        
    • الثاقب
        
    • الحفارة
        
    Ben bu toprağı Matkabı kuma dayamış gibi delebilirim. Open Subtitles أستطيع المرور خلال التراب هنا مثل رأس المثقاب
    Elin bu haldeyken Matkabı kullanabilecek misin? Open Subtitles و هل ستكون قادرا على أستخدام المثقاب بيدك المجروحة ؟
    Binbaşı Carter Matkabı çalıştırma konusundaki yeteneğinde emin değil. Open Subtitles الرائد كارتر ليست واثقة في قدرتها لتشغيل المثقاب.
    12-volt, kablosuz, NiMH şarj edilebilir pilli, darbeli Matkabı istiyorum. Open Subtitles سآخذ الحفار اللاسلكي القابل للشحن ذو الرأس الفلاذي والبطارية الهيدروجينية ذو الاثنا عشر فولتا
    Senden yukarı çıkıp, o şirkete sızıp, Matkabı yok etmeni istiyorum. Open Subtitles اريد ان تكون بالاعلي تسلل الى هذه الشركة وتدمر الحفار
    Matkabı kamyonette bırakmıştın değil mi Happy? Open Subtitles .. لقد تركتي المثقب في مؤخرة الشاحنة أليس كذلك هابي؟
    Ve elimizde kafatası Matkabı var. - Evet. 1965'lerden kalma. Open Subtitles ونحن لدينا مثقاب الجمجمة نعم , من عام 1965
    Antibakteriyel sabun kullanmalısın Matkabı ver Doğru sabunu kullanmalısın Open Subtitles ـ يجب ان تستعمل الصابون المضاد للجراثيم ـ اعطيني المثقاب ـ ليس هذا الصابون
    Hayır, bekle. Matkabı bir kez daha temizlemem gerek. Open Subtitles لا , انتظروا عليّ أن أنظف المثقاب مرة أخرى
    Yarısına geldikten sonra Matkabı ufak darbelerle ilerlet. Open Subtitles بمجرد وصولك منتصف المسافة سيحدث المثقاب صوتَ تكّة
    Albayım, 24 saatimiz yok. Matkabı tamir etmesi için birini gönderin. Open Subtitles سيادة العقيد، ليس لدينا 24 ساعة، أرسل أحداً ما بالداخل لإصلاح ذلك المثقاب
    Peki, o zaman, zamanında oraya yetişemeyeceğimize göre Matkabı nasıl durduracağız? Open Subtitles حسنا, السؤال المطروح هو كيف يمكننا ايقاف المثقاب مع العلم أنه لا يمكن الوصول الى هنا في الوقت المحدد؟
    En ufak hareketinde Matkabı tepelerine indiririm. Open Subtitles تتحرّك، أيّ خطوة، وذلك المثقاب ينهال على رؤوسهم.
    Ve alarm zaten kapalı olduğu için, sismik detektörler Matkabı fark edemedi. Open Subtitles و لأن جهاز الإنذار قد انطلق مسبقًا لم يتمكن جهاز استشعار الزلازل من كشف المثقاب
    Sakin olmamı istiyorsan , Matkabı benden uzak tut. Open Subtitles تريد مني الاسترخاء، أبعد ذلك المثقاب
    Elektrikli Matkabı eliinden zorla almıştık. Open Subtitles كان علينا أخذ الحفار الكهربائي خِلسة من بين يديكِ
    Üstelik babanın alet çantasındaki büyük Matkabı da kullanma şansın olacak. Open Subtitles و تتمكن من استخدام الحفار في رأس بابا
    Sonra... normal görün, uyum sağla, Matkabı yok et, cehennemi kurtar ve evine dön. Open Subtitles بعد ذلك ... تبدو طبيعيا ,دمر الحفار , انقذ الجحيم , وارجع منزلك
    Matkabı kamyonette bıraktım çünkü kontrol odasında ihtiyacım yoktu. Open Subtitles لقد تركت المثقب في الشاحنة لأنني لم أعلم ! أنني سأحتاجه فوق بغرفة التحكم
    Uzayan kule Matkabı kullanılırsa yanlışlıkla çocuğun bedenine isabet etmesi durumunda, ciddi bir yaralanma olmadan geri çekilebilir. Open Subtitles سوف يستخدمون مثقاب قابل للإنحلال، لذا في حال ضرب جسد الصبي عرضياً، فإنّه سيتراجع بدون إحداث أضرار كُبرى.
    Foton Matkabı ateşleniyor. Open Subtitles إشعال مثقب الفوتون
    Her ihtimale karşı Matkabı da getirmiştim. Open Subtitles لقد احضرت الثاقب في حال إحتجنا إليه، حسنٌ؟
    Kafasını çevirir çevirmez Matkabı alıp göğsüne sapladım. Open Subtitles و في اللحظة التي أدار بها رأسه أخذت الحفارة وطعنته في صدره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more